Ziraat Bankası Genel Müdürü ve Türkiye Bankalar Birliği Başkanı Hüseyin Aydın, şu anda içinde bulunulan dönemin bir kriz dönemi olmadığını ancak küresel düşük büyüme etkisiyle daralma yaşandığını vurgulayarak, sektöre 'zaman feragat etme zamanı' çağrısı yaptı. Bankaların düşük faiz ortamında daha iyi kârlar elde ettiğini ifade eden Aydın, "İstikrar olduğunda önümüzü görebildiğimiz için daha çok para kazanıyoruz. Ziraat Bankası da faizlerin aşağı yönlü olması için çalışıyor" dedi. Aydın, kredi faizlerindeki indirimden sonra şimdi sıranın vade uzatımına geldiğinin sinyalini verdi. Ülke, banka ve firma olmak üzere 3 bilançodan söz edildiğini söyleyen Aydın, "Biz 'yeri ve zamanı geldiğinde bankanın bilançosundan feragat edip ülkenin bilançosuna geçiş yapalım' diyoruz. Yeri geldiğinde 'bırak müşterinin bilançosu daha iyi olsun' diyoruz" dedi.
DALGAKIRAN VAZİFESİ
Aydın, önceki gün İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali'nin çok doğru tespitlerde bulunduğuna da dikkat çekerek, "Belli büyüklükteki kurumların dalgakıran görevi görmeleri gerek. Türkiye'nin makro ekonomik verileri olumlu ve dünyanın genel durumu belli. Salt bazı durumların sadece bizde varmış gibi yansıtılması, hem ülkemize hem de kurumlara haksızlık" diye konuştu. Aydın, güçlü sermaye ve verimlilik yapısı ile bankacılık sektörünün bu geçiş dönemini destekleyebilecek mali güce sahip olduğunun altını çizdi.
KREDİ GERİ ÇAĞIRMADIK
"Kredi geri çağırma" iddialarına da yanıt veren Hüseyin Aydın, "Hiçbir zaman krediyi geri çağırmadık. Firmaların reyting durumuna göre, elinde farklı imkânlar varsa, örneğin çeki tahsile veriyordu da bana çeki teminatta ver demiş olabiliriz. Bu risk yönetiminin doğal sonucudur. Ama hiç kimseyi yarı yolda bırakmadık. Sadece bankanın değil, ülkenin ve müşterinin bilançosuna da bakıyoruz" bilgisini aktardı. Aydın, 2017'de sektörde kredi büyümesinin yüzde 13-15 aralığında olacağını vurguladı. Aydın, 2017'nin 2016 yılına nispetle daha iyi olmasını beklediklerini söyledi.
KANAL VE ÇANAKKALE'DE LİDERLİK YAPMAK İSTERİZ
Kanal İstanbul ile Çanakkale Köprüsü'nün finansmanında bulunmaktan büyük mutluluk duyacaklarını belirten Aydın, şöyle konuştu: "Hatta liderlik yapmak da isteriz. Türk bankacılık sektörünün bunları finanse edecek gücünün de olduğunu biliyorum" dedi. Büyük proje kredilerinin ikinci elde de satılabileceğini vurgulayan Aydın, "Bunları ikinci el de satabiliriz. Deutsche Bank gelir, başkası gelir" dedi.
TÜRKİYE'NİN ADINI KAPATSALAR NOT ARTARDI
Aydın, "Kredi derecelendirme kuruluşları Türkiye'nin adını kapatıp notu ona göre verseler çok farklı olurdu. Matematik hareketle yapılırsa başka bir not almamız lazım. En az Polonya kadar oluruz" dedi.
ZİMMETE 'UCUBE' BENZETMESİ
Bankalar Kanunu'nda yer alan zimmet maddesinin dünyanın hiçbir yerinde uygulanmadığını anlatan Aydın, "Kredi zimmeti diye adlandırılan Bankalar Yasası'ndaki maddenin
krediyle olan bağlantısının
kesilmesini
istiyoruz. En üst
düzeyde bu maddenin
normalleştirileceğini
bize söylediler.
Hiçbir yerde
olmayan, ama bizde
olan o ucube maddeden
de bir şekilde
kurtulmuş olacağız"
diye konuştu.
HER HAFTA 50 MİLYONLUK YAPILANDIRMA
BDDK'nın düzenlemelerinden sonra yeniden yapılandırma
miktarının
arttığını anlatan
Aydın, şunları
kaydetti: "Her hafta
re'sen 12 milyonluk
yapılandırma
yaparken, şu anda
bu 50 milyon liraya
çıktı. Normale
göre 4 kat artış
görülüyor. Öteden
beri yapılandırma
yapıyoruz. Bireysel
tarafta bugün itibarıyla
1.9 milyar
TL'lik yapılandırma
yaptık." Yapılandırılan
kredilerin geri
dönüş oranlarının
yüzde 90'ları aştığını
ifade eden Genel
Müdür Aydın, Ziraat
Bankası'nın konjonktürel
nedenlerle
sıkıntıya girmiş
bütün firmalara
pozitif ayrımcılık
yaptığını söyledi.
TÜRK TELEKOM İÇİN SİNYAL VERDİ
Ziraat Bankası'nın Turkcell'de dolaylı ortak olduğunu hatırlatan Hüseyin Aydın, "Turkcell'de son genel kurul toplanamadı ve temettü duruyor. Temettü dağıtılamayınca, para var ama biz onu alamıyoruz. Mahkemeye gidildi. Bu ayın ikinci yarısında herkes ne olduğunu görecek" dedi. Türk Telekom hisselerinin geleceği ile ilgili soru üzerine de Aydın, "Talibi çıkar, belki başka bir şey olur. Ama bir ticari işlem olarak yarın alanlar ve satanlar itibarıyla veya işleticiler itibarıyla, bize gelirlerse biz o günkü koşullarda bakarız, uygun olursa çalışırız" dedi.