Ekonomik terimler arasında önemli bir yeri olan rant özellikle 19. yüzyıl Sanayi Devriminden sonra özel mülkiyetlerle beraber daha da artışa geçmiş zamanla yeni rekabet sahalarına da sebebiyet vermiştir. Yazımızda bizler de rant nedir, türleri nedir gibi sorulara yanıt vermekle beraber siz okuyucularıma konu hakkında ayrıntılı bilgiler vermeyi de amaç edindik. Ayrıntılı bilgilere sahip olmak için yazımızı okumaya devam edebilirsiniz
Rantın kaynağı ve ortaya çıkışı üzerine iki farklı yaklaşım türü vardır. Bunlar klasik yaklaşım ve Marksist yaklaşımdır. Klasik yaklaşımda rant, bir üretim faktörü olup, toprağın fiyatı olarak ele alınır. Bu yaklaşımın öncülerinden olan David Ricardo, rantın temelini toprağın verimliliğine dayandırdığını söyler. Ricardo'ya göre toprağın gelirini onun verimliliği sağlar ve bu verimlilik farkı da rantı oluşturur. Ricardo'ya göre rant, eşit miktardaki iki sermayenin ve emeğin kullanımı sonucunda ortaya çıkan ürünler arasındaki farktır.
Marx'a göre ise Ricardo, belirttiği rant olgusu ile farklılık rantını kastetmektedir. Çünkü Ricardo farklılık rantından başka bir rant olmadığını söylemektedir. Marksist rant ise, toprağın kendisi, toprak mülkiyeti ve sermaye arasındaki üçlü arasında yapılmaktadır. Marx'a göre rant, toprağın kullanılması için toprak sahibine bir bedel ödenmesidir.
Sanayi kapitalizminin geliştiği 19. yüzyılda toprak rantının sermaye birikimlerinden biri olduğu kabul görmüştür. Kapitalist sistemde toprağını üretim alanına yatırması karşılığında toprak sahibine belirli dönemlerde bir miktar para ödenmiştir. Bu olay tam olarak toprak rantıdır. Mülkiyetin değer ürettiği biçimidir. Diğer taraftan toprakta yapılan her iyileştirme toprağa artı bir nitelik katmaktadır. Marx geçici ya da sürekli olarak yatırılan sermayeyi toprak sermaye olarak adlandırmış ve bunu sabit sermayeler kategorisine koymuştur.
Önceden de bahsettiğimiz gibi rant, üretim faktörlerinden toprağın, üretimden aldığı paya verilen isimdir. Diğer taraftan, toprağın kıt olması nedeniyle, kısa veya uzun dönemde sağlayacağı bir rant söz konusu olacak olup, toprağın sınırlı, kıt olması nedeniyle ortaya çıkan bu ranta "mutlak rant" adı verilir. Bu anlamda Ricardo'ya göre rant toprağın cömertliğinden değil cimriliğinden doğar.
Ricardo toprağın kıt olması ve bunun sonucunda fiyatların artması ile elde edilen bir değer olduğunu ifade eder. Marx'a göre ise mutlak rant en sade haliyle topraktaki özel mülkiyet tekelinden kaynaklanmaktadır ve ham ürünün ortalama fiyatının üzerinde olan değer kapitalizmin asli unsurudur. Mutlak rantın bu yönü ekonomideki çeşitli sektörlerin de arasındaki rekabetin önemli unsurudur.
Kentsel topraklarda rantın etkisini açıklamak için kullanılan bir diğer kategori ise farklılık rantıdır. Marx, farklılık rantını, verimli topraklarda üretilen ürünün Pazar fiyatını yine o topraklardan çıkarılan ürünün değeri üzerindeki fazla ve toprağı işleme tekelinden kaynaklı rant olmak üzere iki çeşitte inceler. Farklılık rantının ilk biçiminde "konum rantı" ve "verimlilik rantı" olarak ikiye ayrılır. İkinci biçiminde ise böyle bir ayrıma gidilmez.
Marx'a göre farklılık rantının birinci biçimi toprağın verimliliği ve konumuyla alakalıdır. Yani verimlilik rantı. İkinci biçimi ise birincinin aksine farklı üretkenlikteki sermayelerin art arda aynı toprak parçasına ya da yan yana farklı toprak parçalarına yatırılması söz konusu. Sermaye yatırımından dolayı farklılık gösterir.
Terimsel olarak zaman zaman mutlak rant ile iç içe geçmesine rağmen, bazı düşünürler tarafından bahsedilen bir başka tür ranttır. Bu anlamda yer yüzünün tekel altına alınmasından ve toprak sahiplerinin rekabetinden kaynaklanmaktadır.