Bir insanla beraberken artık nereni, neyini, nasıl kullandırttıysan; ayrıldıktan sonra da ağzını kapatıp bir köşede oturacaksın. "Yok benim paramı kulandı, yok ismimi, cismimi, ruhumu ve dahi diri bedenimi..." demeyeceksin. "Kullandırtmasaydın, aklın neredeydi?" derler çünkü o zaman.
Bu yüzden... Şahnaz Çakıralp'e kendi rızasıyla gerçekleştirdiği, bayıla bayıla aldığı, yanak yanağa pozlar verdiği kocasının ardından susmak yakışır.
KANDIRDI NE DEMEK?
Oysa o konuşuyor... "Beni kandırdı" diyor, "Kredi kartlarımı kullandı, ondan kurtulmak istiyorum" diyor.
Daha da konuşacağa benziyor.
Öncelikle şu kandırdı lafını anlamadık.
Ticari bir anlaşma mı bu? "Dolandırıldım" der gibi "Kandırıldım" demek ne demek?
Vâdedilen bir şeyler vardı da onları mı alamadı acaba?
İnsanın aklına bu cümleden 'maddi bir beklenti vardı, gerçekleşmedi'den başka bir şey gelmiyor.
Gerçi Çakıralp buna şiddetle karşı çıkıp "Asıl o benim paramı yedi" diyor ya!
Aman ne çirkin işler bunlar. Adamı koca diye koluna takabilmişsen, o zaman ayrıldıktan sonra da saygı göstereceksin.
Bunu artık öğrenin ne olur.
Kimse sizi o insana silah zoruyla vermiyor.
Madem yaptın bir hata, sorun çıkarmadan o ortamdan sessizce uza!
Ayrıca bu sıkıntıdan 'kurtulduktan' sonra, gidip kendini bir terapistin ellerine teslim etmeli Çakıralp.
Bu evliliği 'yapabilmiş' olmasının ardında yatanları öğrenmek için artık çocukluğuna mı iner, babasıyla ilişkilerinin derinliklerine mi; bilemeyiz.
Ama ortada Çakıralp dışında herkesin görebildiği bir tuhaflık vardı ve bu tuhaflığın farkında olanlar da yanılmadı.