Silivri'de 23 Ekim 2022 gerçekleşen olayda, bir katil zanlısına yönelik düzenlenen operasyonda Cinayet Büro Amirliği'nde görevli Komiser Yardımcısı Alim Nar, şehit edilmişti. Olayın ardından yapılan savcılık soruşturması tamamlandı. Tamamlanan soruşturmanın ardından 15 sayfalık iddianame hazırlandı. İddianamede 3 şüpheli Turan Taş, oğlu Nihat Taş ve Can Erseven hakkında yüksek cezalar istendi. İddianamede olayın detayları da ortaya çıktı.
OLAY ANLATILDI
Hazırlanan iddianamede olay detaylarıyla anlatıldı. İddianamedeki ayrıntılara göre 2 Eylül 2022'de Avcılar Denizköşkler Mahallesi'nde yaşanan silahlı çatışmada Recep Esvet hayatını kaybetti. Olayın ardından şüpheliler Turan Taş ile oğlu Nihat Taş kayıplara karıştı. Baba-oğul, polis tarafından aranmaya başlandı. Polisin yaptığı teknik çalışmalarda baba ve oğlunun Silivri'de Can Erseven adlı kişinin villasında kaldığı tespit edildi. Jandarma bölgesi olduğu için, Cinayet ekipleri Jandarma ekipleri eşliğinde adrese doğru gitti.
YELEKLİ POLİSLERE VE JANDARMA EKİBİNE ATEŞ AÇTILAR
Polis yeleklerin giyen Cinayet ekipleri, resmi kıyafetli Jandarma ekipleriyle villayı sardı. Villanın bahçesinde oturan 3 şüpheli polisi ve jandarmayı görünce içeri doğru kaçtı. O anda polis "Dur polis" diye bağırdı. İçeri giren 3 şüpheli peş peşe ateş etmeye başladı.
KOMİSER YARDIMCISI VURULDU
Açılan ilk ateşte, Komiser Yardımcısı Alim Nar vuruldu. Polisin yüksek sesle "Dur polis" demesine rağmen şüpheliler ateş açmaya devam etti. Saat 18.00 sıralarında gerçekleşen olayda, şüphelilerden baba Turan ve oğlu Nihat Taş, ön kapıdan kaçmaya çalışırken yakalandı. Diğer şüpheli Can Erseven çatıdan kaçmaya çalışırken yakalandı. İddianamede yer alan ayrıntıya göre yaralanan Komiser yardımcısı Alim Nar arkadaşları tarafından hastaneye götürüldüğü ancak tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadığı belirtildi. Olayda ise polis memurlarından A.K. ve F.E.'de kaçmaya çalışan şüphelilerin direnmesiyle düşmeye bağlı yaralandıkları ortaya çıktı.
"KURŞUNLAR KAFAMIN ÜZERİNDEN GEÇTİ"
Hazırlanan iddianamede olay anını yaşayan polis memurlarının da ifadelerine yer verildi. Cinayet Büro Amirliği'nde görevli polis memuru B.A. "3 şahsa doğru kontrollü yaklaşarak polis olduğumuzu söyledik. Üzerimizde polis yeleklerimiz ve yanımızda Jandarma görevlileri vardı. Villanın bahçesine girdiğimizde bize ateş açtılar. 2-3 tane mermi başımın üzerinden geçti. Yoğun bir şekilde bize ateş açtılar" dedi. Polis memuru A. K. ise yaşanan olayda şüphelilere "Ateş etmeyin, polisiz" şeklinde yüksek sesle bağırdığını dile getirdiğini belirterek , "Yaralanan ve yerde yatan Komiser Yardımcısı Alim Nar'a yaklaşmak istedik. Bize ateş açmaya devam ettiler yaklaşamadık" dedi.
4 KURŞUNLA ŞEHİT ETTİLER
İddianamede, Komiser Yardımcısı Alim Nar'ın vücuduna 4 kurşun isabet ettiğini ve bunlardan birinin ölümcül olduğunu anlatan otopsi raporuna da yer verildi. 3 şüpheli ise gelen kişilerin polis olduklarını fark etmediklerini iddia ettiler. Ancak tanık olarak ifade veren komşulardan birinin de "Ateş açmayın polisiz" "Dur polis" seslerini ve sonra silah seslerini duyduklarını belirten ifade de iddianamede yer aldı.
3 ŞÜPHELİ DE SİLAH KULLANDI
İddianamede, 3 şüphelinin de polislere yönelik silah kullandığı belirtilerek, olay sonrası gözaltına alınan şüphelinin silahından çıkan 4 kurşunla Komiser Yardımcısı Alim Nar'ın yaralanıp daha sonrada hastanede hayatını kaybettiği belirtildi. Ayrıca bu 3 şüphelinin diğer görevli bulunan 14 güvenlik görevlisini de öldürmeye yönelik ateş açtıkları belirtildi.
AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET İSTENDİ
Silivri Cumhuriyet Savcısı Burcu Şafak Çakaloğlu tarafından hazırlanan iddianamede şüphelilerin işlediği suç şöyle anlatıldı; " Olayda şüphelilerin eylemlerinin, müştekiler ve maktulün kamera görüntüleri ve beyanlardan da sabit olduğu üzere polis tanıtma yelekli olmaları ve defaten polis olduklarına dair uyarılarda bulunmaları nedeniyle üç şüpheli açısından Kişinin Yerine Getirdiği Kamu Görevi Nedeniyle Kasten Öldürme suçunu oluşturduğu, şüpheliler her ne kadar gelen şahısların hasımları olduğunu düşündükleri için ateş ettiklerini beyan etmişlerse de defaten polis olduğunu söyleyen müştekiler ile maktulün söylemlerinin duyulmamasının ve polis yeleklerinin görülmemesinin, yine polis tarafından arandıklarından gelenlerin polis olduğunu anlamamalarının hayatın olağan akışında mümkün olmadığı, şüphelilerin tüm beyanlarının bazı hususlarda da birbiriyle çeliştiği, bu nedenle şüphelilerin bu hususta suçtan kurtulmaya yönelik beyanlarına itibar edilemeyeceği," denilerek 3 şüpheli hakkında 'Ağırlaştırılmış müebbet" hapis cezası istendi.
HER MÜŞTEKİ İÇİN AYRI AYRI CEZA TALEP EDİLDİ
Savcılık iddianamede, ayrıca şüpheliler olay yerine gelen polis ve jandarmadan oluşan 14 personele, bilerek ateş açtıklarını belirterek, "Polis kendine duvarı siper ederek hayatını kurtardığı ve şüphelilerin teslim olma yerine kaçmaya çalışırken de iki polis memurunu ayrıca düşürmek suretiyle yaraladıkları, bu nedenle şüphelilerin teslim olmak yerine müştekileri öldürme kastıyla hedef alarak ateş ettiklerini" ifade etti. Böylece polis memurları kendilerini duvarı siper alarak kurtulduklarını belirten savcılık, şüpheliler hakkında ayrıca 'Öldürmeye teşebbüs' suçlarından 14 kez ayrı ayrı olmak üzere 13 İla 20 yıl hapis cezası istedi.
KABUL EDİLDİ
İddianame Silivri Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Şüpheliler "Ruhsatsız Ateşli Silahlarla Mermileri Satın Alma veya Taşıma veya Bulundurma" "Görevi Yaptırmamak İçin Direnme, Kişiyi Yerine Getirdiği Kamu Görevi Nedeniyle Bir Kişiyi Öldürme" ve 14 müştekiye karşı "Kişiyi Yerine Getirdiği Kamu Görevi Nedeniyle Bir Kişiyi Öldürmeye Teşebbüs suçlamasıyla yargılanacaklar. İlk duruşma 13 Eylül günü yapılacak.
