Türkiye'nin en iyi haber sitesi
PROF. DR. BENGİ SEMERCİ

Unutulan adam: BABA

Çocukların yaşamından, çocuk öykülerinden konuşulurken, bazı sorunların kaynağı aktarılırken hep annelerden bahsedilir. Baba gizli, unutulmuş adamdır. Oysa her çocuk bir babayla dünyaya gelir. Yazılarda, çalışmalarda 'ebeveyn' kelimesi nerede ise anne ile eş tutulmaktadır. Adeta baba ailedeki rolü konusunda çok az şey söylenebilecek, belirsiz adam olarak kalmıştır. Babanın geleneksel rolü "ekmek kazanıcısı" olarak belirlenmiştir. Buna korkulan, uzak durulan, sevgi göstermeyen, çocuklarını okşamayan, ceza veren, sözlerinin tartışmasız kabul edilmesini isteyen, çocukların sorunlarıyla ilgilenmeyip, sorunlar için anneleri suçlamayı yeğleyen kişi tanımları da eklenebilir.

BABA OLMAK
Babalar da kendilerine verilen bu rolü kabul etmiş görünmektedirler. Oysa bir babanın, anneden farklı yapamadığı tek şey, emzirmektedir. Biberonla beslemenin bu kadar yaygın olduğu bir çağda, bu farkın önemi kalmamıştır. Baba rolü gittikçe değişmektedir. Annelerin daha çok çalışmaya başalaması, bu değişimde etkilidir. Aslında yapılan değerlendirmeler, babaların çocuk bakımına aktif katılımından daha çok hoşlandığını göstermektedir. Buna rağmen, bunu yapan baba sayısı oldukça azdır. Bunu engelleyenin babalara öğretilmiş yanlış 'baba rolü' mü, yoksa annelerin izin vermemesi mi olduğu tartışılabilir. Annelerin çocuklar konusunda her şeyi üstlendikleri, babaların bunları başaramayacaklarına ilişkin inançları, babaları çocuklardan uzak tutabilmektedir. Ama anneler bir yandan farkında olmadan bu davranışı yaparken, bir yandan da babaların ilgisizliğinden yakınırlar. Tabii, babalar bu konuda tamamen masum değildir. Bir kısmı çocuklarla ilgilenmenin annelerin işi olduğuna ilişkin almış olduğu öğretiler nedeniyle, bir kısmı beceremem korkusuyla çocuklardan uzak durmaktadırlar. Oysa yitiren kendileri ve çocukları olmaktadır. Oysa deneseler onlar da anneler kadar, hatta bazen çok daha fazla çocuklarına yakın olabilirler. Ve bu onları, çocuklarının gözünde uzak olmaktan daha önemli yapar. "Akşam baban gelince görürsün" devri çoktan geçti. Çocuk dünyaya geldiği andan itibaren, günlük bakımı da dahil olmak üzere babalar da annelerle aynı sorumlulukları almak zorunda. Bir çocuğun gelişimi için babanın önemi yadsınamaz. Erkek çocuk için bir özdeşim modeli, erkekliği öğreneceği hocası olmasının yanı sıra hem erkek hem de kız çocuk için aile olmanın, paylaşımın, güvenin ve sevginin temellerindendir.

ANLAMAYA ÇALIŞMAK
Ne kadar yoğun bir iş yaşamı olursa olsun çocuklara ayrılacak bir saatlik bir süre, onlarla bir aktiviteyi paylaşmak, onları dinlemek, onları anlamaya çalışmak baba olabilmek için büyük bir adım olacaktır.
Hele bir de onlar için anlamlı olan bazı günleri birlikte yaşamak, çocukların babalarıyla olumlu bir bağ kurabilmesini sağlayacak; böylece onları, uyuşturucu, alkol, çete, tarikat gibi zarar verecek durumlardan ve babalarının yerini doldurmaya çalışan 'sahte baba'lardan koruyacaktır. Çocuğun annesinden ayrılmasına büyük önem verilir. Ama baba ile çocuk arasındaki ayrılığa aynı önem verilmez. Oysa babanın ayrılığı, yokluğu çocukta olumsuzluklara yol açar. Babanın yokluğu ile özdeşim ortadan kalkar. Çocuklar hangi cinste olursa olsunlar, sosyal sorunlar içinde oldukları zaman babalarını yeğlerler. Her çocuk kendi cinsinden ebeveyne benzemek ister, ama karşı cinsten olan ebeveynin dostluk ve görüşüne de değer verir.

BABA YOKLUĞU
Babalarının olması, onların davranış sorunlarını engeller. Babanın gitmesi ile olan sorunlar, geri dönüşüyle azalır. Aynı evin içinde yaşarlarken bunun yeterli olduğunu, ayrıldıklarında eşleriyle birlikte çocuklardan da boşandıklarını sanan, zaman zaman maddi gerekleri karşılamanın baba olmaya yeteceğini düşünenler yanılıyorlar. Çocuklar böyle durumlarda önemli şeyler yitiriyor. Boşluğu başka şeylerle doldurmaya çalışacaklar, yanlış yollara sapacaklar ama bir şekilde büyüyecekler. Ya babalar? Kaçırdıkları bu zamanı ve çocukların belli çağlarını bir daha yakalama şansına asla sahip olamayacaklar. Baba olabilmek, 'gerçek baba' olabilmek çok önemli. Yarın Babalar Günü. Baba olmayı başarabilen babaların, Babalar Günü kutlu olsun.

GÜLÜN İLKESİ
DAĞA ÇİZİLMİŞ RESİMDİR
BİR ÇOCUĞUN BABASI OLMAK.
YAKINDAN BAKINCA ANLAŞILMAZ
UZAKTAN BELLİ EDER KENDİNİ.

TAŞRADA YALNIZ YAŞAMAKTIR,
BİR ÇOCUĞUN BABASI OLMAK.
ATLARLA ÇARŞIYA GİRİNCE KÖYLÜLER,
UPUZUN BİR TURNA KATARI,
SONBAHARIN ALTINI ÇİZER.

RADYODA UYGUN BİR İSTASYON ARAMAK,
AYNANIN ÖNÜNDE YILLARIN TORTUSUNU TARAMAK,
HEP AYNI DALDA AÇMAKTAN YORULMAK,
BAŞKA NEDİR, BİR ÇOCUĞUN BABASI OLMAK?

GÜLÜN İLKESİDİR VAKTİNDE SOLMAK
SALİH BOLAT

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA