Dün Ali Sunal ve Gökçe Bahadır olayına dış kapının mandalı kontenjanından müdahil olmuş, "Yapmayın, etmeyin arkadaşlar; bu kadar çabuk pes etmeyin, pireyi deve eylemeyin" demiştim.
Ne olup bittiğini çok biliyormuşum gibi.
KAÇ KIZIM GÖKÇE!
Ama işte nedense içimden bir ses, bu boşanma kararının ortada dişe dokunur bir neden yokken alındığını söylüyordu.
Sonra birtakım haberler internet siteleri ve gazetelere düştü.
İşin içine 'Başka bir kadın var' iddiaları girdi vs.
İşte boşuna demiyorlar, "Karı- koca işlerine bulaşılmaz" diye.
Ki ben de genelde pek karışmam böyle muhabbetlere ama nedense bu iki şeker insanın birliktelikleri bana sahici geliyordu ve sanırım bu yüzden ottan, pusuruktan sebeplerle ayrılmalarına gönlüm razı olmadı.
Fakat artık ağzımı açmam.
Yani eğer o aldatma iddiaları doğruysa, yapacak bir şey yok tabii. O zaman kaç kızım Gökçe! Arkana bile bakma...
Yazık, keşke böyle olmasaydı!