Türkiye'nin en iyi haber sitesi
AYŞE ÖZYILMAZEL

Ellere şapur şupur bize yarabbim şükür, koca yaz geçti...

Ay aşk olsun donduk yani. Şöyle iliklerimiz, kemiklerimiz ısınamadan yaz sattı bizi. Tabii tabii bronz insan, peynir tenlinin derdinden ne anlar?. Yanık tenleri, dinlenmiş yüzleri, binbir dedikoduları...Yavaş yavaş dökülmeye başladı tatilciler. Haşa gözümüz yok tatilinizde de, bize de yazık yahu. Yani benim gibi bütün yazı İstanbul'da geçirenlere... Konserler, festivaller, bahçede yemekler filan yaptık; ortaya yanar döner de kesmedi. Şehirden kaçmakla aynı şey değil ki? Yine dön evine, yine saati kur sabahın körüne. Topu topu beş, on gün adam gibi sıcak vardı İstanbul'da. Onda da işteydik, hayrı dokunmadı. Ellere şapur şupur, bize yarabbim şükür şekli. Her gün gazeteye Bodrum, Çeşme resimleri, haberleri düştü. Yok plaj modası, yok Çağla Şikel'in bikinisinin kopçası, yok en iyi balıklama atlayan top 10... Döşediler maşallah. Bir tek Seray Sever selülitli ve mutlu fotoğraflarıyla ciğerimizi yedi. Ne yalan söyleyeyim Türkbükü'nde fosseptik patladı ya... Oh oldu yani! Biz buralarda ziyanken, az fingirdemediler denizde. Hani benim "Ördek suya daldı, zil çaldı" günlerim. Ahh ah! Çocukluk süpermiş, kıymetini bilememişiz. En gıcık kaptığım öğlen uykularına bile hasretim. Hani ballı, kaymaklı kahvaltı üstü denizde kumdan kaleler yapıp, dudakların morarana kadar oynarsın. Peşine en abur cuburundan bol ketçaplı hamburgeri gömersin (üfff). Annenin "Aman denize atlama, kramp girer(?) çocuğum" feryatları dinince tam derinden kum çıkartma yarışmasına geçecekken, odaya ya da ağaç altına sürülürsün. Adı; öğlen uykusu, sebebi; hala bulunamadı. Zorla ağlaya ağlaya uyursun... Yani ona bile razıyım, anlayın artık. Trajedi bu boyutlardayken yetmedi anam babam iki ay Bodrum'a yerleşti. Aman da hava tertemizmiş, aman da 'Balıkçı com tr''de ne balıklar yemişler, aman Bitez'in dondurması bir başkaymış, akşam ılık ılık eserken sahilde yürümüşler... Biz de civ civ çıkacak kuş çıkacak, ha bu hafta ha gelecek hafta derken dona kaldık işte. Ayy! Geçen perşembe gecesi neydi öyle, fırtına kıyamet. Uzun kollu bluz üstü hırka, üstü iki pike bana mısın demedi. Cuma'yı hiiç saymıyorum. Eve yeni taşınmışım, kombi durumları. Zaten sıcak suyu ayarlamayı yeni çözmüşüm. Kışlıklar annemlerde. Azer Bülbül gibi titreyip durdum. Neyse... Korkarım başa gelen çekilecek. Yaza doyamadan kış programına kaynayalım bari. Şimdi sırada sinemada nefis filmler, evde toplanmalar, sıcacık çorbalar, bunalım şarkılar, çok üşüdüm bir sarılsanalar, yağmurda ıslanmalar, trafik, eldivenleratkılar, şarapevleri, kestane muhabbetleri, alışveriş merkezleri turları var. Ha unutmadan "Kedi kadın" ve "Terminal", bu hafta vizyon filmleri yıkılıyor. İzleyin yanii.

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA