Türkiye'nin en iyi haber sitesi
PELİN KAYA

Yılın egosu ödülü Beren’e!

Yine bir ödül gecesi ve yine akılda kalan olumsuzluklar silsilesi. Bir erkek dergisinin yılın erkeklerini seçtiği ödül töreninden bahsediyorum. Törende ülkenin en ünlü simalarını bir arada görmenin güzelliği bir yana, akılda kalanlar maalesef yine insanı hayrete düşüren tuhaf hareketler ve anlaşılmaz egolar oldu. Bir seyirci olarak geceden notlarım şöyle...
En başa Beren Saat'in egosunu koyuyorum. En iyi yönetmen ödülünü vermek için sahneye çıkması topu topu 30 saniye sürdü. Ama işte o 30 saniyede gerçek kişiliğini göstermekte baya başarılıydı. Önce eteklerini toplamak için ödülü görevli gence verdi. Merdivenleri çıkarken görevli yardım etmek için elini uzattı ama ne yazık ki eli havada kaldı. Beren kimseyi görmemekte ısrarlıydı, adeta hedefe kilitlenmişti. Sonra hışımla ödülü geri aldı. Mikrofona doğru yürüdü. O sırada sunumu devam eden Simge Fıstıkoğlu'nun konuşmasının bitmesini beklemeden söze girdi. Sunucu profesyonelliğini bozmadan "İzin verin" dedi ama nafile; o kim oluyor ki, sahnede koskoca Beren Saat var. Sonra konuşmaya başladı. Sadece ödül vermek için çıkmış olmasınmış. Bitmedi, maalesef devam ediyor. O güne kadar katıldığı tüm ödül törenlerini küçümseyerek normalde sıradan bir elbise giyermiş. Ama son anda geceye önem vermek istemiş, Özgür'cüğüne gitmiş. (Moda dünyasını bilmeyen, 'Özgür kim?' diye düşünmüş olmalı). Asıl amacı Özgür Masur'u yüceltmek ama onu bile yapmaktan aciz. Yönetmen ödülünü verecek ama hâlâ modacısını konuşuyor. Şöyle örneklendireyim: Cate Blanchett sahnede Martin Scorsese'ye ödül verecek ama o Giorgio Armani'ye teşekkür ediyor!


Tören sonunda toplu fotoğraf almak için tüm ödül verenler de, alanlar da sahneye davet edildi. Ah o sırada Cem Yılmaz'ın paniği görülmeye değerdi. Sorun, eski aşkı Cansu Dere ile aynı karede yer almak istememesi. Ama üçüncü anonsda sahneye çıkmaktan kurtulamadı. Sahnede eski aşk Cansu Dere, seyirciler arasında eski eş Ahu Yağtu, bir var, bir yok sevgili Ebru Şallı... Hem bunları yaşa, sonra da toplu kare için panikle. İşte gerçek bir komedyen!

Barış Arduç'un konuşması fazla kısa olsa da, tam yerindeydi. "Umarım her sene, içinde barış olan şeyler konuşuruz" cümlesi gecenin en hoş cümlesiydi.
Ödüllerin aynı bünyede çalışanlara verildiği o kadar belliydi ki... Bunun en belirgin ispatı Cansu Dere'ydi. Dere yıl boyunca ne yaptı da yılın kadını olmaya hak kazandı diye düşündüm düşündüm ama bir türlü bulamadım. Tutan dizisi için desem dizide oyunculuk dersi veren, küçük yıldız ve Gonca Vuslateri; Cansu değil. Acaba bir sosyal sorumluluk projesinde yer aldı, başarılı oldu da ben mi kaçırdım diye düşündüm, onu da bulamadım. Cansu Dere ne yapmış olabilir, bilen varsa beni aydınlatsın lütfen.
Erkeklerin kadınlardan çok daha şık olduğu, adına yakışır bir geceydi. Kadınlarda en şıkım, Başak Dizer Tatlıtuğ oldu. En rüküş detaylar ise Beren Saat'in anlamsız saç modeli ve Cansu Dere'nin elbisesinin kırışıklığıydı.

Başak Dizer-Kıvanç Tatlıtuğ çiftinin arasındaki yaş farkı milletin derdi oldu ama Başak güzelliğiyle bu konuşmaların ne kadar yersiz olduğunu bir kez daha gösterdi. Kulağıma PRP ve hücre yenileme yaptırdığı gelmişti. Cildi ışıl ışıldı ve çok şıktı. Kıvanç Tatlıtuğ ödülünü almak için sahneye çıktığında keşke, Yılmaz Erdoğan'a ettiği iltifatlardan birazını da eşine etseydi.

Uluslararası Erkek Ödülü, ünlü fotoğrafçı Mert Alaş'a verildi. Ödülün sahibi olduğu da, ödül töreninin tarihi de aylar öncesinden belli. Ama Mert Alaş, New York'daki işlerini ayarlayıp gelememiş. Derginin prestiji için ağır bir darbe. Ben dergi yöneticisi olsam, gönderdiği alaycı videoyu yayınlamazdım. Adam Instagram sayfasından bile tenezzül edip de teşekkür etmemiş, biz hâlâ ödül verelim uğraşındayız. Yazık.

Cem Yılmaz, iyi ki varsın! Mert Alaş'a en güzel cevabı sahnede o verdi. Belki bunda dergi yöneticilerinin de parmağı vardır. Alaş'ın videoda görünen 100 bin dolarlık Rolex saatiyle dalgasını iyi geçti. Ürün yerleştirme gibi duran bu konuşmadan sonra, ben markanın yerinde olsam, bir sonraki ödül töreninin sponsorluğu için çalışmalara başlardım.

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA