ABD vatandaşları zihnen demokrat bile olsa, genlerinde "ırkçılık"
tohumları taşır, deniliyordu. Dolayısıyla araştırmalarda, Obama yüksek görünse dahi, son dakikada McCain 4-5 puanlık farkı kapatabilir görüşünü dile getirenlere rastlıyorduk. Sadece bu tartışmalar bile, ABD'de zencilere karşı ayrımcılığın kısmen sürdüğünün işaretiydi.
Zencilere göre, Obama "yeterince zenci" değildi.
Ne demek bu? Zenciler, daha eğitimsizdir; uyuşturucuya ve şiddete eğilimlidir. Ezilmişliğin verdiği protest bir kimlik taşırlar.
Oysa Obama, bir "beyaz" gibi yetiştirilmiş; farklı bir çevrede büyümüş. Zencilere ilişkin hiçbir hak mücadelesinde yer almamış.
Tabii beyaz gibi yetişse bile, onu "fazla zenci" bulanlar mevcuttu. Ne olursa olsun, siyah derili bir başkan seçen ABD'nin, bir tabuyu kırdığını kabul etmeliyiz. Bu önemli bir adımdır. Ama ilk adım değil; sürecin son kilometre taşı.
Eğer, otobüste beyazın yerine oturan Rosa Parks yerinden kalksaydı...
Eğer Martin Luther King'in kurduğu hayaller olmasaydı...
Ne Colin Powell ne Condoleezza Rice ne de Barack Obama olabilirdi.