İstanbul'da karla uyandığımız ilk gün, Genel Yayın Müdürümüz Ergun Babahan ile bazı yazar ve yöneticiler, Ford Fabrikası'nı gezmek üzere Kocaeli'ne gittik. Ford'un benim gazetecilik yaşamımda önemli bir yeri var. Çünkü, 3 Ocak 1999'da Ford'un merkezi Detroit'te, Ford Motor'un başkanlık koltuğuna iki gün önce oturan William Ford'la röportaj yapmıştım. Ford'un basın bürosu bana konuştuğum kimselere Ford'la röportaj yapmak için orada olduğumu söylemememi sıkı sıkı tembih etmişti. Çünkü Amerika'nın ve dünyanın büyük gazeteleri söyleşi için sıra bekliyordu. Size o gün ne kadar heyecanlandığımı anlatmam mümkün değil. Karın hayatı felç ettiği ama Amerikalılar'ın pek de oralı olmadığı bir gündü. William Ford, çiçeği burnunda başkanlığının heyecanı içindeydi. Bana, uzun uzun Koç Ailesi'yle Ford Ailesi'nin büyük dostluğundan, Türkiye'de yatırıma devam etmek konusundaki ısrarlarından söz etmişti. Hafta başı kara rağmen gittiğimiz Kocaeli fabrikasına daha önce iki kez gittim. İlkinde temel atıldı. İkincisinde de açılış yapıldı. O zamanlar CEO koltuğunda oturan Jak Nasser'la açılışta sohbet etme fırsatımız oldu. Yatırımı bir başka ülkede de değil de Türkiye'de yapmış olmaktan duydukları memnuniyeti dile getirdi. Ekonomi Müdürü Yavuz Semerci'nin dün yazdığı gibi, iyi ki Mesut Yılmaz bürokratlarını dinlememiş ve bu yatırımın önünü açmış. Bataklık olduğunu gözlerimle gördüğüm arazide yeni ağaçlar dikilmiş, göletler yapılmış. Yeşile verilen önemi görmeniz için mutlaka gitmenizi tavsiye ederim. Verilen sözlerin fazlasıyla yerine getirildiği bir fabrika gördük. Yatırım öncesi, 1 milyar dolarlık ihracat sözü veren fabrika bu yıl 1.4 milyar euroluk ihracat hedeflemiş. Kocaeli için yapılan okul yatırımları ise ayrı bir yazı konusu olacak kadar fazla. Kocaeli'nde işsizden bundan sonra söz edilir mi bilemeyiz, çünkü bu yıl fabrikada çalışanların sayısı 5 bine çıkıyor. Üstelik Ford, ilkokul mezunlarının ortaokul, ortaokul mezunlarının lise mezunu olması için de açık lise eğitimine binlerce dolar harcıyor. Ford'u gezerken, insana yatırımla neyi kastettiklerini çok daha iyi anlıyorsunuz. Bu arada yatırım kararı verilmeden önce aday ülkelerden biri olarak adından bahsedilen Portekiz'deki fabrikanın da kapandığını söylememe gerek var mı?