Türkiye'nin en iyi haber sitesi
OKAN MÜDERRİSOĞLU

Bakanlık modeline ince ayar gerekli!

Türkiye, nefesini tuttu. 61. Hükümet'in bakanlarını bekliyor. Başbakan Tayyip Erdoğan'ın "ustalık dönemi" olarak adlandırdığı yeni kabinesine girecek isimler için kısa ve orta vadeli kriterler söz konusu. Yakın dönem açısından bakıldığında bu hafta açıklanacak kabinede ağırlıklı olarak "deneyimli isimleri" göreceğiz. 9- 10 civarında yeni bakanla karşılaşma ihtimalimiz de yüksek. Ancak öyle anlaşılıyor ki iki yıl sonra "kabine revizyonu" da yaşayacağız. Yani, ilk kabineye giremeyen bazı isimlerin, gelecek iki yıl içinde bakan profiline göre hazırlandığına tanık olacağız.
Söz, yeni kabineden açılmışken ve hâlâ vakit varken, Başbakan'ın seçimden önce ilan ettiği "bakanlık modeli"ndeki düzeltme gereklerine değinmek boynumuzun borcu. Üstelik bunun için elimizde makul bir gösterge de mevcut. Daha önce "Çevre Orman ve Şehircilik" aynı bakanlık çatısı altında toplanmışken şimdi "Çevre ve Şehircilik" bir bakanlık, "Orman ve Su İşleri" bir başka bakanlık olarak örgütlenecek gibi. Durum böyle olacaksa diğer bakanlıklara ilişkin iyileştirme alanlarını da sıralayalım:
1- Devlet Planlama Teşkilatı, ilk bakışta "Kalkınma Bakanlığı"na dönüştürülüyor. Aslında bu yaklaşım, planlama mantığını komünist anlayışla örtüştüren karşı duruş yüzünden DPT'nin lağvedilmek istendiği izlenimini veriyor. Oysa planlama, ömrünü tamamlayacak bir süreç değil. Bugün DPT'den çekirdek bir kadro ayrılarak Başbakan'a ekonomik konularda danışmanlık yapan yapıya dönüştürülebilir. Think tank gibi tasarlanacak yeni DPT, özel sektörden, sivil toplumdan, hatta yurtdışı uzmanlıktan yararlanmak için farklı isimleri bünyesine katabilir. DPT'nin diğer fonksiyonları ise Kalkınma Bakanlığı içinde yerine getirilebilir.
2- İlke olarak bakanlık sayısının azaltılması isteniyorsa, yeni kurulacak Şehircilik Bakanlığı'nın artışa yol açmaması için bir formül de üretilebilir. Bu amaçla ekonomi ile ilgili bakanlık yapısının ele alınması yeterli olacaktır. Dış ticaret fonksiyonunu Ekonomi Bakanlığı ismiyle tanımlayıp, birbiri ile ilgisi olmayan gümrüğü, iç ticareti, esnafı farklı bir bakanlığın çatısı altında toplamaktan vazgeçilebilir. Bunun yerine sadece "Gümrük ve Ticaret Bakanlığı" oluşturulabilir. Bünyesinde, dış ve iç ticaret, gümrükler bulunur.
3- "Ekonomi Bakanlığı"
ise uluslararası örneklere paralel biçimde gerçek yerine oturur. Hazine Müsteşarlığı, finansal düzenleyici otoriteler, bankalar da Ekonomi Bakanlığı'nın kapsama alanında tutulur. Böylece, kavram karmaşası ortadan kaldırılır. Ekonomiden sorumlu başbakan yardımcısının koordinasyon rolü de güçlendirilir.

***

Burada DPT'ye ayrı bir parantez açmak zorundayız. AK Parti, 2023 Vizyonu'nu koruyacaksa DPT'yi çok arayacak. DPT hem makro ekonomik dengelerin kurulması hem de yatırımların etkinliği açısından hayati bir kurum. Gelecek kurgusu yapabilen, riskleri zamanında görüp, erken uyarı sistemi işletebilen bir organizasyon. Bugün DPT, 2023'e göre çalışıyor. İlk kez 5 değil, 10 yıllık plan çiziyor. Muhtemelen 2013-2023 yıllarını kapsayan, "ekonomik, teknolojik, sosyolojik" açıdan olduğu kadar "idari, yargısal ve kültürel" bakımdan yepyeni bir Türkiye tablosu sunulacak. Bu kadar birikimi ve 50 yıllık tecrübeyi göz ardı etmek ne kadar doğru? DPT'nin, kurumsal yenilenmeyi başaramadığını, stratejik planlama merkezine dönüşemediğini kabul ediyorum. Ama bu eleştiriler DPT'nin terfien, tesirsiz hale getirilmesini mazur göstermiyor.
Unutulmasın ki AK Parti'nin seçim başarısında "ulaşım, konut ve sağlık"ta yapılan yatırımların büyük etkisi oldu. Lakin genel ekonomik koşullar sağlam olmasaydı, istikrar ve güven ortamı korunmasaydı, yaşam kalitesini yükselten o güzel hizmetleri kimsenin gözü görmezdi. DPT işte bunun için var!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA