Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MAHMUT ÖVÜR

'Azıcık emperyal olmak'

Bir kamuoyu araştırması yapılsa ve "Son dönemin en hareketli ve gündem yaratan lideri kim?" diye sorulsa büyük olasılıkla ilk sırayı Mehmet Ağar alır.
Çünkü, "düz ovada siyaset" çağrısıyla başlayan, Yozgat'la Kerkük'ün aynı kaderi paylaşmasıyla devam eden ve "Benelüks Modeli" ile yeni boyut kazanan siyasi açılımları, belli kesimlerden tepki de alsa toplumun geniş kesimlerinde ciddi tartışma yarattı.
Konu sadece siyaset kulislerinde değil, kahvehanelerde bile konuşulur oldu.
Bu nedenle Mehmet Ağar hem içeride hem de dışarıda siyasi gözlemcilerin ilgiyle izlediği bir isim.
Ancak herkesin merak ettiği soru şu: DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar ne yapmak istiyor?
Söylediklerinin içi dolu mu?
Ve belki de en önemlisi parti tabanında bu siyasi açılımlar nasıl algılandı?
Bir süre önce DYP Beyşehir İlçe Başkanı Süleyman Şenol ile İstanbul'da bir otel lobisinde karşılaştım.
Kalabalık masada DYP'nin genç kurmaylarından Dr. Muhammet Çakmak ve Remzi Yılmaz da vardı. Masada tahmin ettiğim gibi yukarıda dile getirdiğimiz Ağar'ın yeni açılımları tartışılıyordu.
Özellikle Beyşehir ilçe başkanının son açıklamaları nasıl algıladığı ve ne düşündüğü önemliydi. Bunun için de "genç kurmaylar" dan çok onunla konuştum.
İşte Beyşehir İlçe Başkanı Şenol'un söyledikleri:
"Türkiye'nin artık temel sorunlarını çözme zamanı geldi ve geçiyor. Artık toplum olarak rahatlamalıyız. Biz büyük bir imparatorluğun mirasçısıyız. Çevremizdeki ülkelerle tarihi bağlarımız var. Bu nedenle Türkiye, çevresinde olup bitenlere kayıtsız kalamaz. Genel başkanımızın son açıklamaları bu açıdan bizi heyecanlandırdı. Ben Türkiye'nin azıcık da olsa emperyal davranması gerektiğine inanıyorum. Böyle bakarsak sorunları da gözümüzde büyütmemiş oluruz."
Ağar'ın "düz ovada siyaset yapmak" ve "Benelüks Modeli" açıklamaları Konya'nın Beyşehir ilçesinde böyle yorumlanıyordu. DYP'li ilçe başkanının "Azıcık Emperyal olmak" yaklaşımını genç kurmaylar "Postmodern Emperyalizm" olarak değiştirseler de sonuç fark etmiyordu. İlçe başkanına göre Türkiye, Güneydoğusunda ve Kuzey Irak'ta olanlara kayıtsız kalmamalı ve bu bölgeleri kucaklamalıydı.
O masada Beyşehir İlçe başkanı dışında çok sayıda DYP'li de vardı. Açıklamalara hepsinin onay vermesi de bir tek şeyi gösteriyordu: Ağar'ın son açıklamaları DYP tabanı tarafından algılanmıştı.

DYP, unutulanları unutmadı
Ağar, yeni siyasi yaklaşımları tartışmaya açarken, DYP'ye yeni kan katmak ve merkezin tek adresi olmak için de sürpriz ataklar yaptı.
Önce Fethullah Hoca'ya yakınlığıyla bilinen ve kadınların siyasi hayata girmesi için uzun yıllar toplum içinde farklı çalışmalara imza atan gazeteci yazar Nevval Sevindi'yi partiye kattı. Yazar ve siyasetçi Altan Tan'ın katılması ise an meselesi.
Ardından Anavatan Partisi'nin gençlik kollarından 200'ü aşkın genç DYP saflarına geçti.
Şimdi de eski kadroları, daha doğrusu son dönemde dışarıda kalan, biraz küskün, biraz unutulmuş isimleri toplamak için düğmeye basıldı.
Aslında DYP tarihinin önemli isimleri İsmet Sezgin, Hüsamettin Cindoruk, Remzi Yılmaz, Milletvekili Faris Özdemir ve Ahmet Şanal'dan oluşan bir ekip, uzun süredir ikili, üçlü görüşmeleri yapıyordu. Ancak son günlerde bu görüşmeler hem genişledi hem de hızlandı.
Siyasetin yeni "çekim merkezi" olmayı hedefleyen DYP, bu çabalarını bilimsel çalışmalarla sürdürmenin peşinde. Bunun ilk örneği de "Güneydoğu Raporu" olacak.
Ekonomik ve sosyal yaşam eksenli raporun esin kaynağı ise 1993 yılında trafik kazasında kaybettiğimiz ilginç politikacı Adnan Kahveci. Kahveci'nin 90'lı yıllarda hazırlattığı Güneydoğu raporu yeni veriler ışığında ele alınacak ve kamuoyuna sunulacak.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA