Ailem beni şımartmadı
- Ailenin en küçüğü olmak nasıl bir şey?
- İyi bir şey. Ama şımartılma durumum yok.
- Kurtlar Vadisi başladığında siz neler yapıyordunuz?
- 20 yaşımdaydım, üniversitede okuyordum.
- Aile şirketi içinde olmazsak olmaz durumu mu vardı?
- Yoktu öyle bir şey aslında. Hepimiz çalışıyorduk. O dönem genel koordinatörlük yapıyordum. Sonra Irak filmi oldu, orada yürütücü yapımcıydım. Sonra yönetmenlik geldi. Tüm süreçler bana tecrübe kattı.
- İzlettiniz mi filminizi abilere?
- Hayır, tam olarak bitmedi daha izlettirmedim o nedenle. Senaryoyu biliyorlar, kurgu aşamasında da sık sık görüştüm. Hatta Raci Ağabeyim'in senaryoda bir sahneye katkısı da oldu.
Ne sanat, ne de gişe filmi
- Bu bir gişe filmi mi, sanat filmi mi?
- Benim için gişe ve sanat filmi sınıflandırmaları çok anlamsız. Bunun ayrımını yapamam, bana göre bu bir film. Buna bir ürün değil, eser olarak bakıyorum.
- Skalanız bir hayli değişken... Kurtlar Vadisi Filistin'i ve Muro'yu yönettiniz. Şimdi bu film. Birbirinden çok ayrı filmler değil mi? Kendi içinizde bir yol arayışında mısınız?
- Kurtlar Vadisi Filistin ve Muro'da senaristlik yapmıyordum, sadece yönetmenlik yapıyordum. Burada yönetmenlik, senaristlik ve yapımcılık yapıyorum. Ben bir yönetmenim. Muro'yu da, Kurtlar Vadisi Filistin'i de çekerim. Bunlar, anlatmak istediğimin önüne geçmediği sürece sorun yok. Bunun çok örneği var, Alfonso Cuaron, Y Tu Mama Tambien/Ananı Da! filmini çekiyor, sonra büyük piyasa filmi olan Harry Potter yapabiliyor.
- Bu tam anlamıyla sizin eseriniz o zaman....
- Tabii ki, benim bir parçam diyebiliriz bu filme. Ama ben parçamla da ayrışabilen bir insanım. Film, insanlarla buluştuğu anda artık size ait değildir.
Karakterlerin hepsinde benden izler var
- Film nerelerde çekildi? Neye göre seçtiniz oyuncularınızı?
- Balat'ta, Taksim'de, İstanbul'un birçok yerinde... Ön hazırlığı çok uzun sürdü filmin. Beş hafta sürdü çekimler. Oyuncuları öncelikle hislerime göre, cast direktörüm Harika Uygur'la birlikte seçtik. Filmin gerçeklik duygusunu yaratmak için oyuncularla karakterlerin geçmişleri üzerine çalıştık. Tüm karakterlerin geçmişlerine bir yolculuk ettik.
- Her senaristin bir derdi vardır. Yazdığı şeylere kendisinden bir şeyler taşır. Bu karakterlerde sizden bir şeyler var mı?
- İnsan olarak kendi dünyanızdan yola çıkıyorsunuz elbette ama birebir değil. Bu otobiyografik bir film değil. Gerçeklikle birleşmiş bir kurmaca var. Benden çok fazla done var. 30 senedir ne biriktirdiysem, beynimin süzgecinden geçirilmiş halde süzülen bir şey bu.
- En çok hangi karakterde varsınız?
- Üçünde de ben varım. Sena'nın annesiyle ve abisiyle olan ilişki biçiminde ben varım. Eyüp'te, karım ve çocuklarım olmamasına rağmen ben varım. Burcu'daki açlığa doyumsuzluk bende de var. Hırs bende de var, sizde de var, herkeste var. Güzelleşmek, yaşadığımız modern dünyanın bize dayatması. Biz artık başkalarının söyledikleriyle hayatımızı şekillendirmeye çalışıyoruz
Benim bağlı olduğum değer insanlık
- Ölüme yatmak hangi gerekçeyle olursa sizin için anlaşılır olur?
- İnsanın yaptığı her şeyi anlayabilirim ben. Her şey belleğimizde, aklımızda var aslında. O bizim nereden ve nasıl baktığımızla alakalı. Bugün derim ki 'Şunun için aç kalanı anlarım,' seneye başka bir şey olur bu. İnandığı için aç kalmayı anlarım. Ve ben de inandığım bir şey uğruna aç kalırım. İdeoloji için de, din için de aç kalmayı anlayabilirim.
- Sizin bu kadar bağlı olduğunuz bir değer var mı?
- İnsanlık. Temel değerim insan olabilme çabası. Kendini gerçekleştirebilme ve iyi insan olabilme çabası.
Erkan Oğur'la çalışmak hayalimdi
- Müzikleri Erkan Oğur'a yaptırmışsınız...
- Müzikler için Erkan Oğur'la çalışmak yıllardır hayalimdi. Ve gerçekleşti. Erkan Oğur filmi izledikten sonra, 'Bu film gerçek,' dedi. Birkaç dakika sessizlikten sonra da 'Gerçeğin müziği olmaz,' dedi. Sonuçta müzik yaptık, ama bu önemli bir iltifattı benim için. Açlığa Doymak ismine yakın Şah İsmail'in 'Mevlam açlığa doyursun,' mısrası ile biten şiiri bestelendi Erkan Oğur tarafından. 500 yıl önce söylenmiş tamlamanın, filmin ismi ve müziği olması da ayrıca anlamlı benim için.
- Nedir o beyit?
- 'Mevlam açlığa doyursun kulunu,' diyor. Maddi açlık değil, manevi bir açlığa doyurmayı kast ediyor.
- Neden Pana Film çekmedi filmi?
- ZS Film'den çıktı. Benim yapmaya çalıştığım sinema, böyle gerektirdi. Belki ilerde başka film yaparım, Pana'dan çıkar. Sonuçta kendi hayalimizdekini gerçekleştirmek üzere yola çıkıyoruz.
- Daha önceki filmlerin imajından sıyrılma kaygısı mı bu?
- Yo, öyle bir kaygım yok. Onlar başka yapıda filmler, bu başka. Bir filmin oradan ya da buradan çıkması gibi bir sorunum yok. Yönetmenin kendi sinema algısını yerleştirme kaygısı diyelim.
- Siz kimleri beğeniyorsunuz?
- Türk sinemasında son dönem çok iyi işler var. Nuri Bilgi Ceylan'ı severim. Derviş Zaim çok büyük bir üstat. Yaptığı her filmde bir şeyleri öğrendiğimi hissettiğim biridir.
- Sinema eğitimi almadınız sanırım...
- Hayır. Yurtdışında kısa kurslar ve eğitimler aldım. Okuldayken de Bilgi Üniversitesi'nde sinema bölümünden dersler aldım.