Bankalar Birliği Başkanı Sayın Ersin Özince'nin "Değerli TL probleminin çözümü konusunda Merkez Bankası'nın kurlara müdahalesinin son silah" olması gerektiği yönündeki açıklamaları, dün 'düşük kur lobisi' tarafından can simidi olarak görülen bir görüş oldu. Özince'nin bu konuyu konuşurken, daha geniş bir perspektiften baktığını biliyoruz. Çünkü kendisiyle biz de görüştük ve konuşmasını yayınlayacağız. Yine de Özince'nin sözleri düşük kur lobisinin büyük iştahla sarıldığı bir argüman oldu. Aslında Özince'nin görüşüne basına yansıyan haliyle de hak verebilirdik. Tabii Türkiye 'sabit ya da yönetilen bir kur modeli' uygulasaydı. Bu tip kur sistemlerinde Merkez Bankası dövizin dalgalanmasına karşı son silah olarak döviz alımı ya da satımını, özetle rezervlerini kullanır (2001 ve 1994 krizlerindeki Türkiye örnekleri). Ancak Türkiye dalgalı kurda ve sistem itibariyle 'son silah' olarak uzun süredir Merkez Bankası'nın gecelik faizini seçmiştir. Dalgalı kurda Merkez'in döviz alım-satımını son silah olarak görmesine gerek yok. Japonya'yı bir inceleyin.