Zeynep Keyman Garan liseyi İsviçre'de, üniversiteyi de Amerika'da okuduktan sonra Türkiye'ye dönüp, Fuji Film'in eski Türkiye mümesilli Mehmet Garan'la evlenmiş ve iki çocuğu olmuş. Ama bu kadar birikimli olan bir kadın olarak yaratıcı bir şeyler yapmadan duramamış. Garan yurtdışında okurken ülke olarak ismimiz geçerken hep "Turkish delight", Türk "lokumu" diye anıldığımızdan, Türkiye'yi anlatan bir iş yapmak için bu ismin çok doğru olduğuna inanmış. 5 yıl önce isim araştırırken "Lokum" isminin tescil edilmediğini gören Garan, çok şaşırıp ve hemen zaman kaybetmeden isim hakkını tescil ettirmiş. Lokum ilk açıldığında kişiye özel kartları, davetiyeleri, kartvizitleri inanılmaz bir konsept içinde sunarak başlamış işe. Sonra Osmanlı ambalajlı Türk lokumları... Limonlu, Türk kahveli, zencefilli, vanilyalı, tarçınlı ve şimdi de menekşe gibi değişik tatlarda sunuyor. Bu lokum işi öyle büyüdü ki, uluslararası arenada bizi temsil eder hale geldi.Üstelik kolonya, akide şekeri, badem ezmesi işlerine de girdi. Bununla da yetinmeyen ünlü işkadını Kuruçeşme ve Four Seasons Hotel'deki mağazalardan sonra Londra'nın en pahalı caddeleriden Walton Street'te "Lokum İstanbul" mağazasını mayısta açacak.
Paşabahçe bana kendi geldi
Garan; Paşabahçe'ye kendisinin gitmediğini belirterek süreci şöyle anlatıyor: "Paşabahçe aslında bana lokumlarımla geldi. Birkaç toplantıdan sonra 'Türkiye'de kolonya, lokum kültürü vardı. Siz niye bu kültüre sahip çıkmıyorsunuz?' dedim. 'Harika bir fikir, bize üretir misiniz?' dediler. Ben de 'Bunu yurtdışında etüt etmeliyim,' dedim. Onlar 'Hayır, Türkiye'de olmalı' dediler. Sonra en iyi üreticileri bulduk". Her sektörde olduğu gibi kokunun da modası olduğunu belirten Garan, "Bu yıl çiçek tohumları, öbür yıl meyveler, başka yıl bitki. Her yıl değişiyor. Burada önemli olan, alışılagelmiş klasik bir şeyi, güncelleştirip, modernize etmekti" diyor. Mandalina, portakal, ıhlamur, mimozayla yola çıkarak, böyle bir proje oluştuğunu anlatan iş kadını, 'Lokum Kolonya' etiketli şişelerde, 12 ayrı çeşit üretim yaptırıyor.
