Petek Dinçöz-Can Tanrıyar birlikteliği, altı ay önce bitti. Ancak, ikili sürekli inceden inceye atışıp durdu. Petek Dinçöz, arka arkaya mahkemeye başvurmaya, Can Tanrıyar da ekrana çıkıp konuşmaya başladı. Hele ki Tanrıyar sürpriz bir albüm çıkarınca ortalık iyice karıştı! Tanrıyar'ın Dinçöz hakkındaki şu son cümlesi de epey ses getirdi: "Ben Petek'e aşıktım ama artık o öldü! Şimdi Diydem var, Petek yok..." Dinçöz'ün eski adına gönderme yapan Tanrıyar, önemli bir kişilik değişimini vurguluyordu: "Petek asla dudağına, göğüslerine silikon yaptıracak karakterde biri değildi." Bu sözler üzerine Tanrıyar'a, "Bir Petek, bir Diydem... Ne demek bu?" diye sorduk. Tanrıyar, masasının üzerinde duran ve Dinçöz'ün kilolu ve burnu kemerli haliyle çekilmiş eski fotoğraflarını göstererek şunları anlattı:
ŞAŞKINLIKLA İZLİYORUM
Birlikte olduğumuz ilk dönemlerdeki, benim aşık olduğum Petek; bana göre artık yok. Son üç ayda, kız estetikle ne hale geldi! Kendini böyle güzel zannettiği için fotoğraflarını Twitter'a koymuş. Çok üzülüyorum. Bu kız artık Petek değil, ben onu Diydem olarak kabul ediyorum ve bu yeni kız beni hiç ilgilendirmiyor.
Bu sözlerim asla bir hakaret veya aşağılama olarak algılanmasın. O kendini böyle güzel görüyor, ben de şaşkınlıkla izliyorum.
BEN O SAF PETEK'E AŞIKTIM
Belki güleceksiniz ama ben o burnu kemerli, şişman, resimlerinden utanmayan ve o saflığı görebildiğim Petek'e aşığım, daha doğrusu aşıktım. Fakat bu estetik operasyonlardan sonra artık eskisi gibi olma şansı da yok. O yüzden "Öldü" diyorum.
TAMAMEN BİTTİ, DÖNÜŞ YOK!
Bir kadın sadece zayıf ve estetikliyken mi güzeldir? Asla! Kocaman baldırları da olsa, kemerli burnu da olsa, bu şekilde kendine güvendiği ve doğal olduğu zaman güzeldir. Ben Petek'in altı ayda bu duruma düşeceğini bilseydim, dişimi sıkar; ilişkiyi bir şekilde sürdürür ve ondan ayrılmazdım ama iş işten geçti! Burada esas olarak fiziki yapıdan değil, ruh yapısından söz ediyorum...
Tekrar bir araya gelir miyiz diye herkes soruyor ama bu ilişki tamamen bitti, artık dönüş yok. Fotoğrafları da bunun ispatı değil mi?
BİR ABİ GİBİ KONUŞUYORUM
Diydem'in nasıl biri olduğunu şu anda anlatamam, yakışmaz bana. Bizim birlikte olduğumuz dönemde de Diydem gibi davrandığı oldu fakat ben Petek hakkında, eski ismi üstünde bile tek bir kötü kelime konuşmak istemiyorum. Bu yaptığım konuşmalar da, her ne olursa olsun eski evliliğine saygı duyan ve üzülen bir abi mahiyetindedir.
Dostlarım "Artık sus, Petek'i konuşma" diyor. Fakat Petek beni sürekli hayali konularla mahkemeye taşıdığı ve bunları basına yansıttığı için ben sadece cevap hakkımı kullanıyorum.
12 YILLIK EŞİMİN ALEYHİNDE KONUŞMAM
Petek, artık benden tamamen kopup hayatını kurmalı. Bu filmin yönetmeni maalesef Petek. O mahkemelere gittiği sürece, ben figüran olmaya devam edeceğim.
Allah'a şükür beste yaptım, söz yazdım. Albüm çıkardım ve artık şarkılarımı kendim söylüyorum. Bunlar sayesinde artık başka bir dünyaya kaçabiliyorum. Müzik bu nankör dünyada benim kurtarıcım oldu.
PEŞİNDE DEĞİLİM
Son dönemdeki en önemli kelimem; sabır! Ben halen Petek aleyhine bir tek kelime kullanmadım. Ayrıldığım hiçbir kadına da laf etmedim, ettirmedim de. Petek 12 yıllık eşim diye yine susacağım.
Bininci kez söylüyorum; ben Petek'in peşinde falan değilim, asla da olmadım. Birileri galiba Petek'i onun peşinde olduğuma inandırmış. Aslında onu hayalkırıklığına uğratmak da istemiyorum ama gerçek bu. Gelip benim onu almamı bekliyorsa; bu saatten sonra imkansız bu...
HAPSE GİRERSEM MUTLU MU OLACAK?
"Petek, yanındakilerin gazına gelmekten kurtulursa, bu tartışmanın bitmesi bir dakikalık telefona bakar! Yarım saat buluşur, birlikte poz verir, ebedi dostluğumuzu ilan ederiz. Davaları ortadan kaldırır, el sıkışırız. Fakat Petek buna yanaşmıyor ya da yanaştırılmıyor. Onun yüzünden haftada bir-iki gün karakollarda, savcılıktayım. Yanlışlıkla hapse atılsam, buna mı sevinecek? Mutlu olup, şarkı söyleyip dans mı edecek?
