KAHİRE - Metronun son durağında trenden inen iki fabrika işçisi, yeryüzüne çıkmayı pek de iple çekmiyor. Metro sayesinde karmakarışık şehrin bir ucundan ötekisine pırıl pırıl istasyonlardan geçerek kısa sürede giden işçiler, yolculuğun geri kalanını minibüs veya başka bir araçla tamamlamak zorunda. İşçilerden biri, "Ulaşım, işten çok daha yorucu hale geldi" diye söyleniyor. Dağ gibi sorunlarla boğuşan bu şehirde metro mucize gibi bir şey. Hızlı, verimli ve düzenli olması sebebiyle metrodan "çalışan tek şey" diye söz ediliyor. Metronun bu başarısı yeni değil. Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek'in geçen yılki halk isyanından sonra devrilmesinin üzerinden geçen zamanda giderek daha çok takdir edilir oldu. Zira polisin ortadan kaybolduğu, insanların yürüdüğü ve Mısırlıların yönlerini tayin etmekte zorlandığı bu dönemde, karmaşıklık daha da arttı. Trafik yüzünden işe veya eve giderken saatlerini yollarda geçiren Kahireliler için metro, normal hayatta yaşadıkları düzensizlik ve belirsizkten kaçmak için bir araç. Ancak metro trenlerin hâlâ güvenilir. Son bir yılda metroda tek bir değişiklik oldu. Şehir merkezindeki "Mübarek" istasyonunun ismi "Şehitler" oldu. Banliyölerden merkeze her gün metroyla gidip gelen 20 yaşındaki Ahmed Muhammed, "Metroda bir kriz çıkarsa, insanlar bir devrim daha yapar" diyor. Yeryüzünde ise kriz üstüne kriz yaşanıyor. Ölümcül çatışmalar devam ediyor. Devlet başkanlığı adayları ölümler üzerine seçim kampanyalarını durdurdu. Otobüs grevleri ve gaz kısıntıları da cabası… Hiç sektirmeden, her gün, eski püskü bir Fiat yolda kalıp Kahire trafiğinin büyük bölümünü durma noktasına getiriyor. Geçenlerde yapılan otobüs grevi sırasında Kahireliler, 1 Mısır poundu (Yaklaşık 16 ABD senti) vererek metronun düzenli dünyasına kaçtı. Bazı trenler metronun ilk açıldığı 1987'den kalma. Trenlerin dışındaki tahta panjurlar, Kahire'nin Beaux Arts tarzı eski binalarını çağrıştırıyor. Metro idaresinin medya koordinatörü Ahmed Abdülhadi'ye göre, 18 milyonluk bu şehirde her gün 3 milyon kişi metroyu kullanıyor. İnşaatı devam eden üçüncü hat, işçi semti İmbaba'dan havaalanına kadar gidip yukarıdaki traf ik kabusundan kaçış olacak. Metro, Mısır'ın sadece ufak bir kısmına hizmet etse de, Abdülhadi'ye göre, "Kahire metrosu durursa, tüm Mısır durur. Bu, ülkedeki en hızlı, en ucuz ve en güvenli ulaşım aracı". Abdülhadi, devrim sonrası alışkanlık haline gelen grevlerden metronun pek etkilenmediğini söylüyor. Ancak işçi aktivistleri, metronun yeni patronunun zam ve ikramiye sözlerini tutmadığını ve işçilerin sık sık oturma eylemleri düzenlediğini belirtiyor. Şimdilik işçiler (makinistler dâhil değil) seferleri durdurmaya kalkmadı. Çoğu, bunun ülkeye olumsuz etkisi olabileceğinden endişeli. Metro çalışanları sendikasının başkan yardımcısı Hüsam El Nabavi, işçilerin geçmişte iş yavaşlatma eylemleri yaptığını hatırlatırken, "Şimdi olmaz," diyor, ama uyarmayı da ihmal etmiyor: "Bize kötü muamele ederlerse, tüm sistem çöker." Mezallat istasyonunun platformunda konuştuğumuz 26 yaşındaki Hüseyin Muhammed, acil bir randevusu olduğu için bize sadece birkaç dakika ayırabileceğini söylüyor. Geçen yılki devrim sonrası beslediği umutlar ve geçiş sürecinde karşılaştığı zorluklarla ilgili ancak ayaküstü laflayabiliyoruz. Her birkaç dakikada bir trenler sessizce gelip gidiyor, New York veya Londra metrolarındakinden çok daha sık… Sonra Muhammed, karısının doğum yapmak üzere olduğunu ve kendisinin de gerçekten gitmesi gerektiğini söylüyor. Dört dakika sonra gelen bir sonraki trene binerken, "Sorun yok. Kesin yetişirim" diyor.
KAREEM FAHIM