İbrahim Halil Tümer 1914'te Ankara'da doğdu. Üvey anne elinde zor bir çocukluk geçirdi. Okuldan sonra babasının bakkalında çalışıyordu. Adalet duygusu da bu dönemde alevlendi. Ekmek kapılarına kesilen her usulsüz ceza, belleğinde derin yaralar açtı. Daha ilköğretim yıllarında, yakınlarına "Okuyup yargıç olacağım. Kanunsuzluklarla mücadele edip; yetimin, yoksulun hakkını adeletle savunacağım'' diyordu. Ankara Hukuk Fakültesi'ne çok yüksek bir puanla girmeyi başardı. Hem üniversiteye gitti, hem çalıştı. Fakülteden boş kalan zamanlarında Ankara Adliyesi'ndeki ilginç davaları takip etti. Hukuk fakültesini ilk 3'te bitirdi. Bir gün, işadamı Vehbi Koç'un yakın arkadaşı Mehmet Öktemer'in büyük kızı Müzeyyen Öktemer'le karşılaştı. Görür görmez Müzeyyen Hanım'a âşık oldu. Bu aşk kısa bir süre sonra evlilikle taçlandı. Tam 67 yıl aynı yastığa baş koyan çiftin 3 çocuğu oldu.
SANIĞI İDAMDAN KURTARDI
Yargıç Tümer, Anadolu'yu karış karış dolaştı. Başta Ankara Kızılcahamam ve Konya Ilgın olmak üzere birçok yerde görev yaptı. Oralara adaleti kâh at üzerinde, kâh kilometrelerce yürüyerek götürdü. Yılmadı çünkü onun işi adalet dağıtmaktı. İstanbul'da ilk görev yeri Kartal Adliyesi'ydi. 27 Mayıs darbesinde İstanbul Adliyesi'ne başmuavin, darbeden sonra da Beyoğlu Adliyesi'ne yargıç olarak atandı. Asayişin olmadığı, mafyanın yeni yeni filizlendiği o yıllarda, zamanın ünlü kabadayısı "Berbat Süleyman" ve adamlarını yargıladı. Bir gün duruşma salonunda arbede çıktı. 'Berbat Süleyman' sanık sandalyesini kaptığı gibi kürsüye yürüdü. Yargıç Halil Tümer de, ayağa kalkarak, kabadayının üstüne yürüdü ve onu sindirdi. Ertesi gün tüm yazılı basın, ondan "kabadayıdan korkmayan yargıç" diye bahsediyordu. Ardından annesini öldürmekten yargılanan 2 kardeşten Süleyman Kanca'nın suçsuzluğunu ispatladı ve onu idamdan kurtardı.
'HEP VİCDANIMIN SESİNİ DİNLEDİM'
İbrahim Halil Tümer, 41 yıllık meslek hayatına, Sarıyer Adliyesi'ndeki son duruşmasında, gözyaşlarıyla veda etti. Bu vedanın ardından verdiği röportajda, "Sadece görevimi ve olması gerekeni yaptım. 100 bine yakın davada vicdanımın sesini dinleyerek hareket ettim. Arkamda ne insan, ne siyasi parti olarak kimse olmadı. Hakkın teslimi için çalıştım. Ben bir halk çocuğu idim ve öyle de kaldım" dedi. Başını öne eğmeden yaşayan Tümer, yaşlılığa bağlı olarak organ yetmezliği sorunu çekiyordu. Ve kalbi, yılların yorgunluğuna daha fazla dayanamadı. 97 yaşındaki İbrahim Halil Tümer, 11 Şubat'ta, Acıbadem Hastanesi'nde hayatını kaybetti. Cenazesi, 13 Şubat'ta Fenerbahçe Camisi'nde kılınan cenaze namazının ardından Tuzla Mezarlığı'na defnedildi. Geride ise yurdun çeşitli kentlerindeki adliyelerde, onun gibi adalet dağıtan yüzlerce kanun adamı bıraktı.