İzmir'de 17 yaşındaki lise öğrencisi oğlunun DHKP-C'nin gençlik yapılanması Dev-Genç'in eylemlerine katıldığını öğrenen baba, oğlunu kurtarabilmek için her eylemi ve toplantıyı takip ediyor. Bazı eylemlerde oğlunu alıyor bazılarında ise tartaklanıyor. İzmir'in Buca ilçesinde meslek lisesi öğrencisi olan 17 yaşındaki B.E., martta DHKP-C'nin gençlik yapılanması olan Dev-Genç sempatizanlarının düzenlediği konsere gitti. Sempati duymaya başladığı örgütün toplantılarına katılmaya başladı. Geçen temmuzda babası İsmail E. ve annesine, iki arkadaşıyla birlikte Marmaris'e tatile gideceğini söyleyerek, örgütün yasal dernekler üzerinden organize ettiği Kocaeli'nin Kandıra ilçesindeki gençlik kampına katıldı. Oğlunu her gün arayıp tatilinin nasıl geçtiğini soran İsmail E., polisten gelen "Oğlunun nerede olduğunu biliyor musun?" telefonuyla şok oldu.
İKNA EDEMEDİ
Marmaris'te tatilde bildiği oğlunun örgütün Kandıra'daki 15 günlük kampına katıldığını, ardından da İstanbul'a gittiğini öğrenen baba, oğlunu konuşarak ikna etmeye çalıştı ama sonuç alamadı. Hatta oğlu, evden kaçarak terör örgütü elemanlarının yanında kalmakla tehdit etti. Bunun üzerine oğlu B.E.'yi yakın markaja alan İsmail E., katıldığı basın açıklamaları ve eylemleri takip etmeye başladı. Oğlunu kimi zaman tek başına, kimi zaman eşiyle ve yakınlarıyla grup içinden almaya çalıştı. Geçen hafta da Kemeraltı Çarşısı girişinde yapılan basın açıklamasına giden baba, okul kıyafetiyle eyleme katılan oğlunu eve ötürmek isteyince, kendisine müdahale eden gruptakilerle arasında arbede çıktı. Karşıyaka'da yapılan başka bir gösteride yine oğlunu almaya çalışınca bu kez tartaklandı. Her defasında oğlundan da tepki gören İsmail E., son olarak örgüt sempatizanlarının Buca'da yaptığı basın açıklamasına da gitti. Burada gruptakilerle tartışan baba, okul kıyafetleriyle eyleme katılan oğlunu alarak eve götürdü.
'BEN DE VAKTİYLE ATTIM'
Ancak oğlu, grubun ertesi gün yaptığı basın açıklamasına da katıldı. Bu eylemi de takip eden baba, açıklamanın bitmesinin ardından bu kez bir duvarın üzerine çıkarak çevredekilere hitaben, "Hiç birisinin çevrelerine bir faydası yok. Masum pankartların arkasına saklanıp terör örgütüne eleman kazandırmaya çalışıyorlar. Ama bildikleri 4 slogan var topu topu. 10 arkadaşları cezaevinde, hepsi de bomba düzenekleriyle yakalandı. Oğlumla görüşmemi engellemeye çalışıyorlar" diye seslendi. Mücadelesini sürdüreceğini söyleyen babanın şikâyeti üzerine, savcılığın, B.E.'nin arkadaşlarının ifadesini alacağı da öğrenildi. İşçi emeklisi olan baba, CHP'li olduğunu ve o sloganları 12 Eylül öncesi kendisinin de attığını söyleyerek şöyle dedi: "Önce beni ikna etsinler sonra ben de oğlumla birlikte yanlarında mücadele edeyim ama bunlar çocuklarımızı kandırıyor. Başlarındakiler ise Avrupa ülkelerinde krallar gibi yaşıyor. Çocuklarımız terörist olmasın. Ben, oğlumu bunlar için devlete zarar versin diye değil, devletine hayırlı biri olsun diye yetiştirdim."
FATİH ŞENDİL