Türkiye'nin en iyi haber sitesi
EMRE AKÖZ

Kemal Bey'in başkanlığı fiilen bitti

Aslında tartışacak fazla bir şey yok:
Başta Cumhurbaşkanı Kemal Atatürk olmak üzere, 1930'lu yılların ikinci yarısında, dönemin devlet ricali bugün Tunceli dediğimiz Dersim'de ciddi bir katliama imza atmıştır.
"Olmayan" isyanı bastırma gerekçesiyle, kadın ve çocuklar da dahil olmak üzere ortak paydaları Alevilik olan vatandaşlar katledilmiştir.
İstanbul'daki ikinci uluslararası havalimanına ismi verilmiş olan, dünyanın ilk kadın savaş pilotu ve Atatürk'ün manevi evladı Sabiha Gökçen, operasyon sırasında Dersim köylerinde yaşayan kadın ve çocukların üzerine bomba atmış bir kişidir.
Başbakan Erdoğan dün bazı eski belgeleri açıkladı: O dönemde 13 bin 086 kişi öldürülmüş. Bu "resmi" bir rakam.
Belgenin altında Dahiliye Vekili (İçişleri Bakanı) Mustafa Faik Öztrak'ın imzası var.

***

Not 1: Hayır, isim benzerliği değil; belgede imzası olan Öztrak, bugün CHP Genel Başkan Yardımcısı olan Faik Öztrak'ın dedesi...
"Türkiye'yi yöneten aileler" konulu bir kitapta incelenmeye değer bir sülaledir Öztraklar... Faik Bey aynı zamanda eski içişleri bakanlarından Orhan Öztrak'ın oğlu, TRT genel müdürlerinden Adnan Öztrak ile devlet bakanı ve Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk'ün genel sekreteri İlhan Öztrak'ın yeğenidir.
Not 2: Kemalist mantık tüyler ürperticidir. Geçen akşam bir yemekte Sabiha Gökçen'in köyleri bombaladığını söyledim... Yanımda oturan keskin Kemalist hanım "Ee, n'olmuş yani, bugün de Kürtler bombalanıyor" deyiverdi.
İş Kemalist rejimin günahlarını unutturmaya ve Atatürk'ü aklamaya gelince... "TeCe ile mücadele ediyorum" diyerek kadın ve çocukları da öldüren Kandil'de konuşlanmış PKK militanlarıyla... Dersim mağaralarında zehirli gaz sıkılarak, "fareler gibi öldürülen" gariban kadın ve çocukların hiçbir farkı yoktu onun gözünde.
***

Velhasıl Dersim katliamının tam göbeğinde yer alır CHP... Bu gerçeği yalanlarla, demagojiyle, bağırıp çağırarak örtmeye çalışıyor CHP'li ulusalcılar.
Ancak gerçek, gerçektir. Bir kere olmuştur. Ne deseler boşuna: Tarihi değiştirmek mümkün değil ki!
CHP Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Dersim kökenli bir Alevi olmasına ve kendi dedeleri, nineleri orada öldürülmesine rağmen katliamları siyaseten örtbas etmeye çalıştı.
Bunu yaparken nasıl da "zavallı" bir duruma düştüğünü galiba göremedi: Bir rejim senin suçsuz aileni katlediyor... Sen hâlâ "Devrim şartları içinde böyle şeyler olur" diyerek onu korumaya çalışıyorsun.
***

Bence Kemal Bey bu şekilde tavır almasının, kendi koltuğunu sarsacağını göremedi. Hani 1923-1938 dönemine yöneltilen eleştirilere Kemalistler, "Şartlar öyle gerektiriyordu" diye cevap verir ya... İşte benzeri bir lafazanlıkla vaziyeti idare edebileceğini sandı Kılıçdaroğlu...
(Not 3: Devletin işlediği her suç için "şartlar öyle gerektiriyordu" denebileceği için, kof bir savunmadır bu. Öldür, kes, biç; ondan sonra şartların ardına saklan... Ne demişti Erdoğan: Yok öyle 25 kuruşa simit!) Şu anda CHP içindeki birçok kişi "Yahu bu ne aciz genel başkanmış" demekte.
Deniz Baykal döneminde birçok Alevi, CHP'den uzaklaşarak yeni bir parti arayışına girmişti. Mesela bir kısmı EDP (Eşitlik ve Demokrasi Partisi) içinde çalışıyordu.
Sonra Deniz Baykal bir komplo ile görevden alınıp, yerine Kemal Bey atanınca... Bir umut CHP'ye döndü o Aleviler...
Bakalım bugün karşılaştıkları derin hayal kırıklığı karşısında ne yapacaklar?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA