Bir gün atıyla meyhanenin önünden geçerken meyhaneciye "Şarabımı bana getir de gideyim" der.
Meyhaneci "Tevfik bey neden içeri gelmiyorsunuz?" diye sorunca
"Olmaz. Akif efendiye söz verdim. Meyhaneye bir daha adımımı atmayacağım" diye cevap verir.
Dünya nimetlerine ehemmiyet vermeyen yaşayış ve felsefesiyle ünlü filozof Diyojen, bir gün çok dar bir sokakta zenginliğinden başka hiçbir şeyi olmayan kibirli bir adamla karşılaşır.
İkisinden biri kenara çekilmedikçe geçmek mümkün değildir.
Mağrur zengin, hor gördüğü filozofa:
- "Ben bir serserinin önünden kenara çekilmem" der.
Diyojen, kenara çekilerek gayet sakin şu karşılığı verir:
- "Ben çekilirim."
Meşhur bir filozofa:
- "Servet ayaklarınızın altında olduğu halde neden bu kadar fakirsiniz?" diye sorulduğunda:
- "Ona ulaşmak için eğilmek lazım da ondan" demiş.
Churchill, kamarasında konuşurken, muhalif partiden bir kadın milletvekili,
Churchill' e kızgın kızgın şöyle seslenir:
- "Eğer, karınız olsaydım, kahvenizin içine zehir karıştırırdım." Churchill, oldukça sakin kadına döner ve lafı yapıştırır:
- "Hanımefendi, eğer karım siz olsaydınız, o kahveyi seve seve içerdim."
Sokrates ve eşi bir türlü iyi geçinemezlermiş.
Bir gün eşi Sokrates'e verip veriştirmiş, ağzına geleni söylemiş. Bakmış kocası hiç bir tepki göstermiyor; bir kova suyu alıp başından aşağı boşaltmış.
Sokrates, gayet sakin:
- "Bu kadar gök gürültüsünden sonra bir sağanak zaten bekliyordum" demiş.
Kıbrıslı Kâmil Paşa İzmir valiliği sırasında sık sık memleketi Kıbrıs'a gidiyordu, İzmir'de o tarihlerde yaptığı nüktelerle İzmir'in gönlünde taht kuran Şair Eşref'in hayranları arasında Vali Kâmil Paşa da vardı.
İzmir Valisi Kâmil Paşa, Eşref'i seviyor ve koruyordu.