Bursa'nın İznik ilçesindeki çöp evinde ölen ve yüklü bir servete sahip olduğu ortaya çıkan 72 yaşındaki Habibe Irız'ın hayatı tam bir dram... Yıllar önce tekstil işiyle uğraşan Mehmet Akif Irız ile evlenen Habibe Irız'ın hiç çocuğu olmadı. Eşinin 38 yıl önce intihar etmesinin ardından hayata küsen Irız, eşiyle birlikte tatil için geldikleri İznik Gölü kenarındaki yazlığına yerleşti. Eşinin ölümünün ardından yüklü bir mirasa sahip olan Irız Gemlik ve Mudanya'da bulunan arsalarına kat karşılığı ev yaptırıp çok sayıda daire de edindi. Bu dairelerden gelen kira gelirini bankaya yatıran Irız'ın, İznik'te parasının bulunduğu bankanın müdürüyle sık sık faiz pazarlığı yaptığı öğrenildi.
KOMŞULAR YEMEK GETİRİYORDU
İznik'te 3 katlı evine kapanan Habibe Irız son dönemde çırılçıplak İznik Gölü'ne giriyor, çevreden topladığı çöpleri evinde biriktiriyordu. Komşularının getirdiği yemeklerle karnını doyuran ve muhtarlıktan her ay para yardımı alan yaşlı kadın kalp yetmezliği yaşıyordu. Geçen ay evinden kötü kokular gelince komşuları durumu polise bildirdi. Ekipler çöp dolu eve girdiklerinde yaşlı kadının cesediyle karşılaştı. Yaşlı kadının ölüm haberini alan 2'si kız 3 kardeşi İstanbul'dan İznik'e gidip, cenazeyi aldı. Irız'ın cenazesi İstanbul'da Silivrikapı Mezarlığı'nda toprağa verildi. Ölümü de, yaşamı gibi sessiz olan kadının geride bıraktığı servet ise dudak uçuklattı. Emekli öğretmen olan abla, kardeşi Habibe Irız'ın vergi dairesine olan 287 bin liralık borcunu ödemek için gittiğinde, kardeşinin yaklaşık 15 milyon liralık servete sahip olduğunu öğrendi. Çocuğu olmayan yaşlı kadının, ilçedeki iki banka hesabında 3 milyon 270 bin lirası, Bursa'nın merkez Yıldırım ilçesinde dört dairesi, Mudanya ilçesinde bir villası ve İstanbul'da Bakırköy, Nişantaşı ve Bebek'te işyeri ve daireleri olduğu belirlendi.
'HİÇ HARCAMA YAPMAZDI'
Habibe Irız'ın oturduğu mahallede market ve çay bahçesi işleten Nihat Temel, yaşlı kadını en iyi tanıyanlardan biri... Habibe Irız öldüğünde cesedi teşhis eden Nihat Temel şunları anlattı: "Ceset tanınmaz haldeydi. Yalnız kolunda her zaman gördüğüm kelepçe altın bilezik vardı bilezikten teşhis ettim" dedi. Irız'ı birkaç kez doktora götürdüğünü anlatan Temel, "Habibe ablaya sürekli yardım ederdik. Hiç harcama yapmazdı. Bizim yardımlarımızla geçinirdi. Ayaklarındaki rahatsızlık nedeniyle birkaç kez hastaneye götürdüm"dedi. Yaşlı kadının evinin bulunduğu Selçuk Mahallesi'nin muhtarı Selim Sarıkaya da şöyle konuştu: "Sürekli yardıma muhtaç olduğunu dile getiriyordu. Muhtarlık olarak her ay Habibe teyzeye para yardımında bulunuyorduk, çevrenin yardımlarıyla ayakta duruyordu."
