Balıkesir'in Erdek ilçesinde 8 Ocak gecesi 02:00 sıralarında vatandaşlardan gelen bir ihbar üzerine sahile giden polis ekipleri, denizde bir kadın cesedinin olduğu fark etmiş, Öğretmenevi yakınlarında kıyıya yakın bir mesafede duran ceset sudan çıkarılmıştı. Yapılan kontrollerde cesedin, Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü 3'ncü sınıf öğrencisi 22 yaşındaki Nuran Kayar'a ait olduğu belirlenmişti. Diğer yandan, Nuran'ın ortadan kaybolduğu saatlerde, kaldığı yurda yakın bir bölgeden geçen bir üniversite öğrencisi, 23:10 sıralarında bir kadının kaçırıldığına dair paylaşım yapmıştı. SABAH, genç kızın ölümündeki kahreden detaylara ulaştı.
ÇOK ÇALIŞIP AYNI ÜNİVERSİTEYİ KAZANMIŞTI
Sakarya'da yaşayan 8 çocuklu bir ailenin 5 kız çocuğundan biri olan Nuran Kayar Lisede okurken kendisinden 2 yaş büyük ablası Ayşe Kayar ile birlikte aynı yurt ve üniversitede okuma hayalleri kuruyordu. Abla Ayşe Kayar, Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümünü kazanıp Bandırma'ya gitti. Hayallerinin peşinden koşan Nuran da, derslerine çok çalışıp 3 yıl önce girdiği üniversite sınavında ablasıyla aynı okul ve aynı bölümü kazanmayı başardı. Abla ile kardeşin hayalleri gerçek oldu. İki kardeş aynı yurtta kalıp aynı Üniversiteye gitmeye başladı. Ancak 8 Ocak günü abla-kardeşin hayalleri aniden yarım kaldı.
ÇARŞIYA ÇIKTI BİR DAHA DÖNMEDİ
Hafta sonunda kaldığı yurttan çıkıp çarşıya giden Nuran Kayar adeta sırra kadem bastı. Öğle saatlerinde yurttan çıkan abla Ayşe Kayar ve arkadaşları, Nuran'ı arayıp oturdukları kafeteryaya çağırdı. Telefonda ablasına yurda döneceğini söyleyen Nuran'dan bir daha haber alınamadı. Akşam 18:00 sıralarında kardeşiyle son kez konuşan abla Ayşe Kayar, 21.00 sıralarında arkadaşlarıyla yurda döndüğünde Nuran'ı yurtta bulamadı. Hemen telefona sarılan abla, kardeşinin telefonunun kapalı olduğunu görünce endişelenmeye başladı. Yurdun son giriş saati olan 23:00'a kadar çaresizce bekleyiş başladı ama Nuran yurda dönmedi.
BİR TÜRLÜ İZİN ALAMADILAR
Yurt giriş saatinin geçmesi üzerine abla Ayşe Kayar, kardeşinin hiçbir zaman telefonunun kapalı olmayacağını ve yurda gitmemezlik yapmayacağını söyleyerek, yurt yetkililerine haber verdi. Yurt yetkililerinin beklemekten ve telefonla aramaktan başka çarelerinin olmayacağını söylemesi üzerine abla Ayşe Kayar ve arkadaşları, yurttan çıkıp Nuran'ı aramak istedi. Yasak olması nedeniyle yurttan çıkışlarına izin verilmedi. Sabah 05:00 sıralarında ise kardeşinin ölüm haberiyle yıkıldı.
"KARDEŞİM HAYAT DOLU NEŞELİ BİR KIZDI"
SABAH'a konuşan Nuran'ın ağabeyi Sinan Kayar, kardeşinin son derece neşeli ve hayat dolu bir kız olduğunu, asla intihar edecek bir yapısının olmadığını söyledi. Kayar, "Nuran ve ablası Ayşe'nin tek hayali aynı okulda okuyup aynı yurtta kalmaktı. Çok çalışıp bunu başardılar. Nuran, akşam hava karardığında dışarda olmayı sevmeyen bir insandı. Herkes intihar üzerinde duruyor ancak biz ailesi olarak buna ihtimal vermiyoruz. Sosyal medyada Nuran'ın kaybolduğu saatlerde bir kadının kaçırıldığına dair paylaşımlar var. Bunlar ciddi iddialar. Kardeşimin intihar etmesini gerektirecek en ufak bir şey yoktu" dedi
"SORUMLULAR BULUNSUN"
Kardeşinin kaybolduğu saatlerde bir üniversite öğrencisinin sosyal medyada yaptığı paylaşıma dikkat çeken ağabey Sinan Kayar, "Bu öğrenci kardeşimiz, saat 23:10 sıralarında yurda yakın bir bölgeden bir kadının yardım çığlıklarını duymuş. Yurdun son giriş saati 23:00. Belki de kardeşim, yurda girmeden dakikalar önce kaçırıldı. Ailesi olarak Devletimize güveniyoruz. Bu olayı çözeceklerini, sorumluları bulup cezalandıracaklarını biliyoruz. Devletimizden polisimizden tek isteğimiz bu. Eceliyle bile ölmüş olsa bunu net bir şekilde bilmek istiyoruz" dedi.