Aşağı Yukarı Yemişlililer dizisini izlerken hem seviniyorum hem de üzülüyorum.
Seviniyorum, çünkü geçen sezonun ikinci yarısında formdan düşen BKM oyuncularına yeniden ivme kazandırdı. Ayrıca benim gibi mizahta yüksek standart arayanlara da çölde vaha oldu.
Üzülüyorum, çünkü bu kadar esprili yazılmış, bu kadar zekice kurgulanmış, bu denli iyi oynanmış bir komedi dizisi reyting listelerinde hak ettiği yerde değil.
Zaten dizinin ilk bölümünü izledikten sonra bu sütunlarda yaptığım ilk değerlendirmede, parodi tarzının komedi dizisine uyarlanmasının handikap olduğunu belirtmiştim. Ortalama televizyon izleyicisinin bu tür mizah konusundaki algı eşiğinin yüksekliği beni korkutmuştu.
Nitekim, reyting listelerine baktıkça yanılmadığımı görüyorum. Algılanması daha kolay, 'Tren... Öpsün seni Zeki Müren' tarzı espri sığlığının, Aşağı Yukarı Yemişlililer'in rafine mizahına üstün geldiğini görmek, gerçekten de üzücü...
Bu hafta, inşaata amele almak için yapılan bir yarışma vardı ki, son zamanlarda bu kadar güldüğüm bir sahne olmamıştı. Dizi gerçekten de komik. Ama sadece küçük bir azınlık için...
Bence gerçekten refaha ve medeniyete ulaştığımız gün, Aşağı Yukarı Yemişlililer'e 'hep beraber' güldüğümüz gündür!