İşte güç ve paranın bozamadığı bir insan...
Modern dünyanın Leonardo da Vinci'si!
Yazımın ortasında Steve Jobs'un pankreas kanserine yenilerek öldüğü haberini duydum ve hemen bir şeyler yazmak istedim.
Apple, iPod, iPhone, iPad, Pixar'ın yaratıcı beyni Jobs; enerjisi, yaratıcılığı ve 'hayatına anlam, yön ve tatmin kazandıran işi yap' sloganı ile milyonları peşinden sürükledi. Herhangi bir cihazı alıp onu herkesin arzuladığı bir tasarım ürününe dönüştürmekte üstüne yoktu. Apple'da dizayn edilen her şey, Steve Jobs'un neyin 'cool' olduğu anlayışına dayanılarak yaratılıyor.

DUYGUSAL BİR BAĞ
Düşündüm de; mesela araba alırken özelliklerine bakarsınız ama arabayı kimin dizayn ettiğini bilmezsiniz bile, umrunuzda değildir. Halbuki Jobs ile kulanıcısı arasında duygusal bir bağ vardı.
Ben ki, bilgisayar konusunda ne çok parlağım, ne de karacahil. Ama Steve Jobs'a sempatim sayesinde Apple ürünlerinden başkasını görmez oldum. Önemli olan bilgisayar değil, fark yaratan bir şeyin bir parçası olduğunu hissedebilmek...
Steve Jobs'un artık Apple'da olmaması, insanın kalbinin oyulması gibi bir şey...
"Öleceğimi bilmek, hayatımda cesur kararlar almama yardımcı oldu. Çünkü biliyordum ki, hiçbir beklenti, gurur, başarısızlık korkusu, ölümün karşısında ayakta duramazdı. Geriye sadece, önemli olan kalıyordu. Öleceğimi bilmek, kaybetme korkusunun tuzağına düşmemi engelledi. O durumda zaten çıplaksın. Kalbinin sesini dinlememen için bir sebep yok..." - Steve Jobs