Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ÖNCEL ÖZİÇER

Evvel tek idik, şimdi bir olduk biz

Sabahtan beri şımarayım şımarayım diyorum olmuyor. Hay Allah ne oldu bana böyle? Oysa ki doğum günüm benim için hep pek önemli olmuştur. Size de her zaman derdim ya, hiçbir özel günü kutlamasanız da, ciddiye almasanız da, kendi doğumunuzu sonuna kadar şımararak kutlamalısınız! Sizden daha değerlisi yok, dünyaya gelişinizi kimse umursamasa bile siz şenliklerle kutlayın, falan demişimdir hep. Peki ne oluyor bana bugün böyle? Oysa daha geceden başladı telefonlar. Para biriktirme konusundaki beceriksizliğim dost biriktirme konusunda tam tersi işlediği için, şımartılmaya daha bir gece öncesinden başlatıldım ama siz bir de bana sorun. Yılın geriye kalan 364 gününden bir farkı yok sanki bugünün.. Eeee güzelim, hadi geçmiş olsun, artık sen de yaşlanıyorsun demeyin, çarparım! Densizliğin âlemi yok. Çünkü hissediyorum ki bu durumun yaşla maşla alakası yok. Ama içime bir olgun leydi kaçmış sanki. Kutlama mesajlarını nasıl bir sakinlikle karşılıyorum, öyle böyle değil. Bir tek annem, babam ve benim doğumum kendi kişisel tarihinde kara bir leke olan ablam Yücel (kıyamam nasıl kıskanmış beniiii, sormayın gitsin) aradığında çocuklaştım, gözlerim doldu. Eh insan ailesinin yanında her zaman çocuk kalıyor derler ya, boşuna değil. Hatta babam telefonu kapattıktan sonra anneme dönüp, 'Bunun sesi bile hâlâ bebek yahu!' demiş. Hııı, tabii babacığım kıyamet alametçisi kart bebek! Ama işte onlarla konuşurken artık sesim nasıl incelip büküldüyse, öyle gelmiş demek ki.

***

Sanırım artık kendimi eskisi gibi önemsemiyorum. Ki bence bu bir aşama. Burnum yere inmiş, kişisel gelişim için harcadığım emek boşa gitmemiş. Üzerime bir mütevazı hava gelmiş oturmuş. Aman da amann! 'Kimim ki len ben? Doğanın, evrenin minicikkk bir parçasıyım işte!' der olmuşum herhalde. Aferin kızım Öncel! Haa tabii bir de şu var, bu durumdan şu açıdan da hiç şikâyetçi olmamam lazım: Bugüne kadar kendimi fazla önemsediğimden işte, doğduğum güne de öyle manalar yüklerdim ki, gün sonuna kadar kendimi Elf kraliçesi gibi hissetmezsem oturur ağlardım vs. Her doğum günüm illa ki gözüyaşlı biterdi. O neden aramadı, bu neden böyle davrandı diye dert eder, günü kendi kendime zehir ederdim. Ohhhh be artık özgürüm. Ben kendimi şu evrende küçücük görünce büyüdüm. İyi ki bütünün parçasıyım ve 'tek' değil, 'bir'im.
***


Biz sevdik âşık olduk,
Sevildik maşuk olduk.
Her dem yeni doğarız,
Bizden kim usanası
Yunus Emre

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA