- İKSV artık politika da üretecek demiştiniz.
Peki bunun için hangi adımları attınız?
- Etkinliklerimiz, festivallerimiz başarılı bir şekilde yürüyor artık. İKSV'yi bundan sonra politika geliştirmeye katkıda bulunan, kültür alanında tartışılması gereken konularda fikir belirten, araştırmalar yapan bir yer haline getirmeye çalışıyoruz.
İKSV, İstanbul'un uluslararası kültür-sanat platformunda önemli bir yer edinmesini sağlamayı, sanat yoluyla barış ve demokrasi gibi değerlerin benimsenmesine ve yaygınlaşmasına katkıda bulunmayı, vakfın kuruluşunun 40 yıl sonrasında da canlı kalan bir bakış açısını temsil ediyor. Bizler günümüz koşulları ışığında bu vizyonla nasıl çalışmalar yürütmemiz gerektiği üzerine düşündük ve üç temel çalışma alanı belirledik.
Önümüzdeki bir-iki ay içinde göreceksiniz, bazı raporlar açıklayacağız.
- Rapor açıklayacak olmanız, sizin tartışmalı konuların içine gireceğinizin işareti mi? İlk rapor ne hakkında olacak?
- Şu anda detay vermek istemiyorum. Açıklayacağız yakında. Size sadece şu kadarını söyleyeyim. Saha araştırmasını kapsayan bir raporumuz var.
Çalışmalarımızdan bir tanesi 'Kamusal Alanda Sanat'. Kamusal alanda sergilenecek sanat eserleri nasıl seçilmeli, nasıl yerleştirilmeli, nasıl korunmalı ve kararlar nasıl verilmeli? Bunlar şehrin çeşitli yerlerine gelişigüzel kararlarla konduğu zaman...
- Cümlenizi kestim ama mesela Kars'ta Başbakan'ın 'ucube' diyerek eleştirdiği heykel gibi mi mesela...
- Tabii. Çeşitli örnekleri var. Her seferinde bir tartışma. Niye kaldırıldı, vs. Bir kere niye konulduğundan başlamamız lazım. Kim karar verdi? Kim yetkili? 'Bir kişi beğendi ve koydu'yla olmalı mı? Olabilir mi? Başka ülkelerde neler oluyor? Bu kararlar nasıl veriliyor? Tüm bu konulara İKSV bir raporla cevap verecek.
FİKRİNİ SÖYLEMEYEN KURUM OLMAYACAĞIZ!
- Şu durumda İKSV ilk kez önemli bir risk alarak elini taşın altına koymuş olacak, değil mi?
- Biz zaten hiçbir konuda fikrini söylemeyen bir kurum olmak istemiyoruz artık. Türkiye'de maalesef her konu ideolojik yaklaşımlara hedef olabiliyor. Onun için politika geliştirmek, politikalara katkıda bulunmak istediğinizde tabii ki bazen eleştirilere hedef olma riski de geliyor ama ne yapalım ki buna ihtiyaç var ve İKSV'de de birikim var. Bu birikimden yararlanılabilir. Çeşitli seminerler, toplantılar, konferanslar yoluyla kültür yaşamımıza bir boyut getirebilir.
- Rapor dışında neler yapacaksınız?
- İKSV ile ilgili hayalim; bugün gerek çalışanı gerekse festival izleyicisi olarak vakıfla temas eden gençlerin, yarın kültür ve sanatın gelişimi konusunda öncü konumlara gelmesi ve bu gençlerin yetişmesinde İKSV'nin bir katkısı olabilmesi. İKSV'nin tüm etkinlikleriyle hem sanatçılar hem de sanat endüstrisinde çalışanlar için çok önemli bir okul görevi üstlendiğine ve bunu sürdürmesi gerektiğine inanıyorum.
- Vakfa kamu katkısını az buluyorsunuz, neden?
- Biz dünya çapında festivaller yapıyoruz, kendimizi benzer etkinliklerle kıyaslıyoruz ve oralarda kamu katkısının yüzde 60 olduğunu görüyoruz. Trend aşağı olsa bile yüzde 45'lere geriliyor. Oysa İKSV'ye kamu katkısı sadece yüzde 6. Öyle ki Lale kartlıların katkısı da bu kadar zaten.