Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ERSİN RAMOĞLU (GÜNEY)

Asparagasçılar

Yurt gazetesi yayın hayatına başlayalı daha üç ay oldu…
Ama tadından yenmez oldu (!)
Gazete CHP Kahramanmaraş Milletvekili Durdu Özbolat'ın.
Haliyle CHP'nin sözcüsü konumunda…
Yurt'un tarafsız olması mümkün değil.

***

Yayın hayatının ilk günlerinde bu gazete;
"Uludere'de vur emrini Erdoğan verdi" manşetini atmıştı.
Habere göre sınırda uçakların bombardımanı sonucu hayatını kaybeden 35 'kaçakçı'nın ölüm emrini Başbakan vermiş...
Kuyruklu bir yalandı...
Başlığı okuyunca Yurt gazetesi, asrın en büyük olayını yakaladı sandım.
Biraz inceledim, asparagastı.
Yani baştan sona uydurmaydı.
Gazete, "kaçakçı"lığı da suç değil, masumiyet karinesi gibi göstermişti.
Çirkin bir tezgahtı.
Amaç da belliydi...
Çamur at, izi kalsın istenmişti…
***

Gençleri dağdan indirebilmek için 'analar ağlamasın' başlığıyla yeni bir 'açılım' politikası uygulayan Başbakan "vur" emri verecekti ha...
Açılıma karşı çıkan iki parti CHP ve MHP'ydi.
Bu gerçekleri yazdım.
Bu yüzden de Yurt'un patronuyla tartıştık.
***

Fikri ayrılıklar olacak elbette.
Ama yalan olmamak koşuluyla.
Biraz kafası çalışan, 'analar ağlamasın' diyen Başbakan Erdoğan'ın asla böyle bir emir vermeyeceğini bilir.
CHP ile MHP'nin bu açılıma nasıl muhalefet ettiğini de…

***

Nahit Duru,
gazetenin Ankara Temsilcisi'dir.
Duru'nun, Kanal B'de Başbakan için söyledikleri hafızalardan gitmemiştir.
Duru, Kılıçdaroğlu ile yaptığı canlı yayında verilen arada;
"Haberal (kanalın sahibi) bana şu talimatı verdi. Ne yaparsan yap bunların oyunu (AK Parti) azaltacak... Ankara, İzmir, Adana'nın oyunu artıracak ne puştluk biliyorsan hepsini yap" demişti.
Tezgah ve tezgahtarlar baştan belliydi.
***

Başbakan Erdoğan'a gelince...
O, Uludere iddialarını ağır bir dille yalanlamış ve;
"Güya Uludere'deki operasyon önceden bana sorulmuş, ben de gazetenin haberine göre, 'Neye mal olursa olsun vurun' demişim. İşte bu tarz siyaset ve gazetecilik, seviyesiz ve ahlaksız siyasettir. Bu ithamın içinde cahillik, tecrübesizlik, siyasi ahlaksızlık var. Böyle bir hezeyanı gündeme getirmek sadece acziyettir" demişti.
***

CHP ve yandaşları, siyaseten yıkamadıkları Erdoğan'a her türlü kalleşliği düşündüler.
Ama beceremediler.
Sonra bel altı vurdular,
Yetmedi...
Kara çaldılar, Tutmadı...
Bilmiyorlar ki,
Bu millet eski millet değil…
Erdoğan düşmanı olan Aydınlık gazetesinde yazan Ferhan Şensoy ve Levent Kırca'nın ajitasyonları ile Müjdat Gezen'in palavraları da sökmedi maalesef…
Çünkü bu halk Erdoğan'ı kalbine öyle kazıdı ki, onu oradan çıkarmak kolay değil.
***

Yurt gazetesi dün de çirkin bir manşetle çıktı.
"Kanser İtirafı"
Başlığa bak hizaya gel...
Aşağılık bir tezgaha ne denir ki!
Bu manşetler Erdoğan'ı büyütür, öldürmez.

***

Bir de bunlar, 'Türkiye'de basın özgürlüğü yok!' diyorlardı, değil mi?
Bu nasıl iştir ki Aydınlık, Sözcü, Yurt, Cumhuriyet gibi gazetelerle Leman ve benzeri karikatür dergileri, Başbakan Erdoğan'a her gün alabildiğince hakaret eder.
Özgürlük adına daha ne yapacaklar merak ediyorum…
Bir açık açık küfretmedikleri kaldı.
***

Yurt gazetesi, göreve yeni seçilen Yargıtay Başkanı Ali Alkan'a da iftira atmadan duramadı.
Sabıkalı gazetenin palavra haberlerine yandaşları dışında kimsenin itibar ettiğini sanmıyorum.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA