Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ERDAL ŞAFAK

Irak üstüne (1)

İç hatlar seferine yurt dışı çıkış harcı ödeyen herhalde sayılı yolculardan biri oldum. Ama şikâyetçi değilim. Tam tersine hayatım boyunca hatırladıkça tebessüm edeceğim bir macera yaşadım. Ayrıca sivil havacılık ve diplomasi tarihinde mini minnacık da olsa bir yer edindim.
Evet, konumuz Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız'la Erbil'e gitmek üzere başladığımız ama Kayseri'de noktaladığımız yolculuk.
Eskilerin ifadesiyle "Akamete uğrayan" bu geziyi ve yansımalarını irdelemeden önce Irak'ın dünya enerji piyasasındaki rolünü ve olası konumunu anlatmakta yarar var. Buyurun...

***
"Petrol tüketicisi ülkelerin OPEC'i" diye bilinen Uluslararası Enerji Ajansı, birkaç gün önce yayınladığı 690 sayfalık yıllık raporunda (Not: Adı "World Energy Outlook") önümüzdeki dönemle ilgili olarak çarpıcı tespitlere ve öngörülere yer verdi:
* Gezegenimizin önemli petrol üreticilerinden birçoğu tıknefes olmak üzere. Yani, üretimleri önce yerinde sayacak, hemen ardından da düşmeye başlayacak.
* Üretim düşüşünün kaçınılmaz olduğu üreticilerin başında Rusya (Not: İkinci büyük üretici), İran, Meksika, Nijerya ve Çin gelecek. (Not: Çin günde 4 milyon varil petrol üretiyor ama tüketimi 9.8 milyon varile ulaştığı için ithalatçı ülkeler arasında sayılıyor.) Aynı şekilde, Kuzey Denizi üreticileri olan İngiltere ve Norveç de kaynaklarının giderek kuruduğunu görecek.
* OPEC üyesi üreticilerden ise Suudi Arabistan (Not: Hem üretimde, hem ihracatta birinci), Venezüella, Angola, Cezayir ve Libya'da da üretim düşüşüyle karşılaşılacak.
* Önümüzdeki 10 yılda sadece Kanada, ABD ve Brezilya'da üretim artışı bekleniyor... Ve bir de Irak'ta. Özellikle Irak'ta.

***
"Kara altın" üretimlerini artırmaları beklenen Kanada, ABD ve Brezilya'yı bir kenara bırakalım, Irak'a bakalım.
Uluslararası Enerji Ajansı'na göre, önümüzdeki 10 yıl sonunda, daha doğrusu 2020'de ortaya çıkacak global petrol üretimi ve tüketimi arasındaki açığı sadece ve sadece Irak'ın kaynakları kapatabilecek. Bu da Irak'ı Uluslararası Enerji Ajansı raporunda kullanılan ifadeyle, "Dünya ekonomisinin kilit ülkesi" durumuna getirecek.
***
Son 30 küsur yılda üç savaş (İran'la savaş, Körfez savaşı, Saddam Hüseyin'in devrilmesiyle sonuçlanan ABD-İngiltere işgali) geçiren, 15 yılı aşkın süren Birleşmiş Milletler ambargosu altında ezilen Irak, belini -hiç kimsenin tahmin edemediği kadar çabuk- doğrultmaya başladı. İşgal yıllarında neredeyse bir milyon varile kadar düşen günlük üretim, 2011'de 2.8 milyon varile fırladı.
Uluslararası Enerji Ajansı'nın öngörülerine bakılırsa, bu üretim daha bir şey değil. Irak 2020'de bugünkü düzeyini ikiye katlayıp günlük 6.1 milyon varile tırmanacak, 2030'da ise 8.3 milyon varile. Bu üretim de Irak'ı dünyanın ikinci büyük petrol ihracatçısı yapacak.
Başta Rusya ve Suudi Arabistan olmak üzere günümüzün büyük üreticileri giderek gerilerken Irak'ın atak yapması, kaçınılmaz olarak güneydoğu komşumuzu "Petrol piyasasının en stratejik aktörü" haline getirecek.
Tüm bunlara bir de, Irak'ın henüz el değmemiş milyarlarca varillik petrol yataklarına sahip olmasını ekleyin...
Başdöndürücü bir tablo!
Elbette, Irak'ın "Petrol piyasasının en stratejik aktörü" olabilmesi için bazı koşulları yerine getirmesi gerekiyor.
İşte o koşulları ve Yıldız'la yarıda kalan gezimizin arka planını da yarın anlatayım...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA