Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SÜLEYMAN YAŞAR

Radyasyon borsaları çökertti, 620 milyar dolar kayıp var

Japonya'da nükleer reaktörler, deprem ve tsunaminin ardından sırayla patlamaya başladı. Patlayan nükleer reaktörlerden yayılan radyasyon sadece halkı değil, yatırımcıyı da korkuttu.
Ellerinde nükleer reaktörlerle ilgili şirket hissesi olanlar panik içinde hisselerini sattı. Bu hisse satışlarının ardından diğer satışlar da geldi, yatırımcılar, lüks mal ve sigorta şirketi hisselerini de ellerinden çıkarmaya başladı. Böylece Japon Nikkei endeksi dün yüzde 10.6 değer kaybetti. Hemen hatırlatalım, borsa endekslerinde bir günde yaşanan yüzde 10'luk gerilemeler çöküş (crash) olarak adlandırılıyor.
Gelelim Japonya'da çöküş sonrası hisse senetlerinde yaşanan değer kayıplarına...
Japonya'da iki işlem gününde hisse senetleri 620 milyar dolar değer kaybetti. Bu değer kaybının nedeni, depremin verdiği hasar değil. Değer kaybının asıl nedeni nükleer reaktörlerden sızan radyasyon. Çünkü radyasyon sızıntısı bölgeyi yaşanmaz hale getiriyor. Ukrayna'daki Çernobil Nükleer Santrali'nin 1986'da patlamasından sonra o bölge hâlâ girilmez halde muhafaza ediliyor. Çernobil benzeri olayların artarak yaşanması Japonya'da ekonomiyi çok olumsuz etkileyebilir. Radyasyon yayılmasının etkileyeceği şirket hisse senetleri bu nedenle hızla elden çıkartılıyor.
Peki nükleer reaktörlerin risklerine karşı ne yapılabilir?
Halen dünyada 443 nükleer reaktör bulunuyor. Bu reaktörlerin 104'ü ABD'de. Elektrik arzının yüzde 20'sini bu reaktörler sağlıyor. Almanya elektrik arzının yüzde 11'ini, İsviçre yüzde 40'ını nükleer reaktörlerden temin ediyor. Türkiye de dahil, gelişmekte olan ülkeler ise hızla nükleer reaktör kurmak için yatırım yapıyor. Hindistan'da 1.2 milyar olan nüfusun henüz yüzde 40'ı düzenli elektriğe ulaşamamış durumda. Bu nedenle Hindistan mevcut 20 nükleer reaktöre ek olarak 150 milyar dolarlık yatırımla yeni 12 reaktör kuruyor. Çin'de 11 nükleer reaktör var, 10 tane daha reaktör yatırımı yapılıyor.
Türkiye'de henüz nükleer reaktör yok ama iki reaktör kurmak için harekete geçildi.
Çünkü enerji hammaddesi ithalatını azaltmanın ve cari açığı kapatmanın yolu olarak nükleer enerji üretimi ilk akla gelen çözüm oluyor. Dolayısıyla ülkeler artan enerji talebini karşılamak için nükleer reaktör yatırımından kaçınamıyor.
Peki Japonya örneğinden sonra nükleer reaktörler cazibesini koruyacak mı?
İşte bu sorunun cevabını dün International Herald Tribune'de, Hindistan Savunma Araştırmaları Enstitüsü'nden G. Balachaendran veriyor. "Hindistan'da nüfusun yüzde biri nükleer reaktöre karşı. Japonya'da yaşananlardan sonra karşıtların oranı yüzde iki olmuştur" diyor. Balachaendran, karşıtların artıyor olmasına rağmen nükleer reaktör yatırımlarının devam edeceğini ileri sürüyor. Yaşananları dikkate alıp, bu yaklaşımın ekonomik anlamda ne kadar gerçekçi olduğunu düşünmek ve sorgulamak gerekiyor.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA