Oynadığı üç hazırlık maçında attığı 13 gole karşılık sadece 1 gol yiyen Trabzonspor'da yüzler gülüyor. Camianın güvenini çabuk kazanan teknik direktör Ersun Yanal da,
"Kazanma arzusunu ortaya koyan, mücadeleden asla vazgeçmeyip rakibine bu mücadeleyi her yerde kabul ettirecek bir Trabzonspor istiyoruz" dedi ve sezon öncesi takımın son durumunu özetledi:
GÜZEL ŞEYLER OLUYOR
Hazırlık
maçlarında kolay rakiplerle oynadık ama rakip, rakiptir. Biz de tam kadroyla burada değiliz. Gelecek oyuncularımızla birlikte bu ayın 14'ü gibi toplanmış olacağız ve bu süreç devam edecek. Dilerdik ki tüm oyuncular kampa katılsın. Takımın 3'te 2'si ile özellikle takım oyunu konusunda istediklerimizin gerçekleştirilmesi adına güzel şeyler oluyor.
YARIŞÇI TAKIM ŞART
Kazanma
arzusunu ortaya koyan, mücadeleden vazgeçmeyerek rakibe gücünü kabul ettirecek bir Trabzonspor istiyoruz.
Kazanan, kazanmayı alışkanlık haline getirmiş, yarışan bir Trabzonspor... Bu sırayla olacak. Ama ikisi birlikte çok hızlı gelişir mi? Olabilir. Çünkü kaliteli ve iyi oyuncular aldık. İyi oyuncularla takımı takviye ettik ve iyi de yarışacağımızı düşünüyorum.
TEMELLERİ ATIYORUZ
UEFA
kriterleri, FFP bizi zorluyor transferde... Çok iyi dediğimiz yerlerde de eksik çıkabilir ama şu anda eksik yerleri takviye ediyoruz.
En azından boşa harcamayacağımız, 'pardon' demeyeceğimiz düzeyde transfer yapmak istiyoruz. 24.5 yaş ortalaması olan, geleceğin birkaç yılının temellerinin atıldığı bir Trabzonspor oluşmasını istiyoruz. Bu yolda da oldukça yol kat ettik.
DEMOKRASİ KAZANDI
Ülkemizin geçtiği çok önemli bir süreç var. Bu süreçte demokrasi kazandı.
Ülkemizde çok uzun zamandır ilk defa çok güzel konsensüs ve barış ortamı gerçekleşti. Başta sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere, bütün siyasi iradelerin aldığı kararlar hepimizi çok mutlu etti. Çünkü gerginliğin ülkemize hiçbir yarar getirmeyeceğini biliyoruz.
BİRLİĞE İHTİYAÇ VAR
Sporda
da barışın tekrarlanacağını düşünüyorum. Çünkü Başkanımız Muharrem Usta'nın kullanmış olduğu barış dili oldukça etkili ve düzgün. Her yerde Trabzonsporlu, Fenerbahçeli, Galatasaraylı, Beşiktaşlı vardı. Ama omuz omuzaydık.
Takımlar içinde birleşebiliriz... Türkiye, bu barış dilini kullanmalı. Toplumsal birliğe ihtiyacımız var.
