MURAT ÖZBOSTAN
Ligimiz zor. Sorunu kalite. Fakat ikinci yarıda bu sorun da ortadan kalkacaktır.
Çoğu maçtan futbolseverler zevk almadı. Büyük takımlar Galatasaray, Beşiktaş ve Fenerbahçe keyif vermedi.. Başakşehir ve Osmanlıspor'u ise kutlamak lazım.
ÖMER ÜRÜNDÜL
Ligin ilk yarısı mücadeleci maçlara sahne oldu. Ancak futbol kalitesi yeterli değildi. Sadece Başakşehir ve Osmanlıspor'u ayırabiliriz.
GÜRCAN BİLGİÇ
Lig sonuncusu Adana ile lider oynuyor ve 'kesin kazanır' diyemiyoruz. Bu bir dengenin ürünü mü, yoksa kalitenin belli oyunculara bağlılığı mı?
METİN TEKİN
Sadece sonuç odaklı olarak değil, oyun olarak da güçlü bir Başakşehir izledik. Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray'ın üstünde bir futbol oynadılar.
LEVENT TÜZEMEN
İyi oyunun gelişmemesinde iki etken vardı... Biri Arda'nın Milli Takım krizi... Diğeri ise takımların Avrupa maçlarına daha çok odaklanması.
SİNAN VARDAR
Bu sezonun ilk yarısında özellikle Beşiktaş geçen seneki performansının çok altında kaldı.
Atiba'ya helal olsun. Çok pozitif bir insan, arkadaşları arasında bir ağabey gibi. Ayrıca takımda en çok koşan, pas dengelerini çok iyi sağlayan bir isim. Son maçlarda biraz yoruldu ama bu da normal çünkü yaşı 33.
Süper Lig'de ilk yarı iyisiyle, kötüsüyle geride kaldı. Birbirinden heyecanlı maçlara, ilginç sonuçlara ve tartışmalı hakem kararlarına sahne olan ligimizde, en çok tatile lider giren Başakşehir'in başarısı konuşuldu.
SABAH Spor'un usta yazarları, bu hafta Serbest Kürsü'de ilk yarının röntgenini çekti.
Abdullah Avcı ve öğrencilerinin hakkını veren ustalar, kalite olarak ise ligin sınıfta kaldığı görüşünde... İşte SABAH Spor yazarlarının yorumlarıyla geride kalan 16 haftanın değerlendirmesi…
İlk yarı Süper Lig'in genel görüntüsünü nasıl değerlendiriyorsunuz?
ÖMER ÜRÜNDÜL: Genel olarak ligin ilk yarısı mücadeleci maçlara sahne oldu. Ancak futbol kalitesi yeterli değildi. Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe istenilen performansları sergileyemedi.
Günümüz futboluna en uygun basit ve doğru oyun modelini, iki takımımızda gördük, Başakşehir ve Osmanlıspor... Puan tablosunu baktığımızda ilk 4 takım ligin ikinci yarısında zirve için mücadele edecekler.
GÜRCAN BİLGİÇ: Futbol olarak iyi mi, kötü mü konuşmalıyız bilemiyorum.
Lig sonuncusu Adana ile lig lideri oynuyor ve "kesin kazanır" diyemiyorsunuz. Bu bir dengenin ürünü mü, yoksa kalitenin belli oyuncu performanslarıyla farklılaşması mı?
Eğer lig, böyle bir denge yakalamışsa, tek kalemde "kaliteli" dememiz gerekir. Ama
bu görüşe de aklımız bir türlü
gitmiyor. Sanırım beklentilerimiz
öyle yüksekte ki,
kendi eleştirimizi doğru yapamadığımızdan,
olduğumuz
yeri doğru tarif edemediğimizden,
memnun değiliz.
Tribünlerin boş kalması da bunu gösteriyor zaten. Ama 16 haftalık periyoda
kalecilerin damga vurduğunu;
Muslera, Harun, Volkan Babacan, Volkan Demirel ve hatta
Fabri'nin takımlarını ellerinde tuttuklarını
söylemeliyiz.
LEVENT TÜZEMEN: Zirveye 4 İstanbul takımı damga vurdu.
Ligde kıran kırana mücadele var, ama kalite yoktu. Genelde yarışta iki takım olur ve rakiplerine fark yaparlardı. Bu kez 4 İstanbullu birbirine yakın puan sıralamasıyla ilk yarıyı kapattı. İyi oyunun gelişmemesinde iki etken vardı:
1-A Milli Takım'da yaşanan Arda olayı lig yarışının önüne geçti. Ayrıca milli maçlar nedeniyle lige verilen aralar kulüplerin maç tempolarını düşürdü.
2-Başakşehir Avrupa'dan erken elenince sadece lige kafa yordu.
Avrupa'ya gitmeyen Galatasaray ligde oynadı ama sakatlıklardan dolayı sıkıntı yaşadı. Beşiktaş'ın ve Fenerbahçe'nin Avrupa serüveni ligden daha çok Avrupa'ya odaklanmalarına neden oldu.
MURAT ÖZBOSTAN: 16 haftanın bütününe hakem hataları damga vurdu. Kaliteli futbol yoktu. Çoğu maçtan futbolseverler zevk almadı.
Büyük takımlar Galatasaray, Beşiktaş ve Fenerbahçe keyif vermedi.. Üç büyük takım inişli-çıkışlı bir grafik çizdi. Şampiyon Beşiktaş lige iyi başladı.. Sonrası gelmedi.
Galatasaray biraz şansıyla yürüdü. F.Bahçe, Beşiktaş ve Galatasaray'a göre daha iyiydi. Advocaat takıma bir kimlik kazandırdı.
Fenerbahçe'nin temel sorunu güvendi. Bu duyguyu Hollandalı teknik adam sağladı. Alkışı hak eden takımlar var... Lider Başakşehir. Büyüklerin döküldüğü bir ligde aradan çıkıp lider olmayı başardı. Abdullah Avcı'yı tebrik etmeli.
Osmanlıspor'u da kutlamak gerek. Temmuz 14'te sezonu açtılar, istikrarlı gittiler, Ankara'nın da Türkiye'nin de gururu oldular. Bir alkış da Mustafa Reşit Akçay'a.
Ligimiz zor. Sorunu kalite. Fakat ikinci yarıda bu sorun da ortadan kalkacaktır. Trabzonspor ise bende büyük bir hayal kırıklığı yarattı. Bu kadar kötü olabileceklerini tahmin edemezdim.
METİN TEKİN: İlk devrenin genel görüntüsünde ön plana çıkan en çarpıcı nokta, tabii ki Medipol Başakşehir takımının ligin ilk yarısını lider bitirmesiydi.
Sadece sonuç odaklı olarak değil, oyun olarak da çok güçlü bir Başakşehir izledik. Yani ligin lokomotif takımları dediğimiz, Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray'ın üstünde bir oyunu vardı Başakşehir'in…
Bu ligimizde çok gördüğümüz ve alışık olduğumuz bir tablo değildi. Şimdi tablo böyle olunca, herkesin kafasında "Başakşehir bu yarışı götürebilir mi?" sorusu var.
Bunu hep beraber göreceğiz ama benim tahminim, Başakşehir bu yarışın sonuna kadar içinde olacak. Avrupa'da mücadele eden Beşiktaş, lig içinde aksaklıklara uğradı ama genel tabloya baktığımızda yarışı potada ve ikinci sırada bitirdi.
İlk yarıda benim dikkatimi toplayan bir diğer takım da Osmanlıspor oldu… Özellikle Avrupa'da yaptığı işler ve performansı ile ilk yarının en özel görüntülerine imza attılar.
SİNAN VARDAR: Bu sezonun ilk yarısında özellikle Beşiktaş geçen seneki performansının altında kaldı. Son 5-6 maçta dengeye büründü.
Genel olarak bakarsak; Fenerbahçe ve Galatasaray'ın yeniden yarışa ortak olması, Başakşehir'in de liderlik koltuğuna oturması sürpriz değil. İkinci yarıda da bu 4 takım kıyasıya bir şampiyonluk yarışı verecektir.
Tabii ki devre arasında yapılacak takviyeler çok önemli. Mesela Beşiktaş, Babel'i İstanbul'a getirdi.
Transferde bir takım pürüzler var ama aşılacaktır. Eto'o transferinin ise gerçekleşeceğini düşünmüyorum. Ancak iki senedir söylediğimiz gibi bu takıma bir stoper transferi şart. İlk yarıda Beşiktaş'ın defansı SOS verdi. Özellikle Oğuzhan çok geriye gitti.
LENS F.BAHÇE'Yİ KURTARDI
İlk yarıda Lens ve Bruma ön plana çıktı. Lens geldi ve ayağının tozuyla Fenerbahçe'yi toparladı. Bruma ise Galatasaray'ı şampiyonluk yarışının içinde tuttu.
İlk yarıda en çok kimi beğendiniz? Hangi futbolcular performanslarıyla dikkat çekti?
GÜRCAN BİLGİÇ: Sezona Eren ile başladık, Lens ile bitirdik.
Takımlarını kurtaran, tabelaya oynayan futbolculardı bunlar. Ama benim iki favorim var: Birincisi takımını liderliğe taşıyan Emre Belözoğlu. Oyun aklı, lider kişiliği ile ligin en yaşlı takımını zirvede tuttu. İkincisi ise Bursa kalecisi Harun'dur. Aynı Muslera gibi her galibiyetten sonra kendisini konuşmamıza vesile oldu.
ÖMER ÜRÜNDÜL: Başakşehir'de tabii ki ön plana çıkan oyuncu Emre Belözoğlu. Öncelikle takımın pas trafiğine yaptığı katkı ve Avcı'nın ofansif ve defansif kurgusunun işlemesi için önemliydi. Atiba yine Beşiktaş için çok önemliydi.
Bilhassa Quaresma, Oğuzhan ve Tolgay'ın defansif görevlerini yeteri kadar yerine getiremeyişi dolayısıyla Atiba'nın ne kadar ağır bir yük taşıdığı ortada. Fenerbahçe'de geri dörtlüde Mehmet Topal ve Souza genelde istikrarlı performans çizdiler ama en çok öne çıkan oyuncu sakatlığı dolasıyla birçok maçta görev yapamamasına rağmen kalitesiyle Lens'ti.
Galatasaray'da genç yetenek Bruma, fiziki kondisyonunu da kaybetmeyerek takımın hücum gücüne, devamlılığı ve adam eksiltme yönüyle çok önemli bir katkı sağladı. Sadece biraz daha yardımlaşmayı düşünmeli ve pas tercihinde dikkatli olmalı. Tabii
Muslera için fazla söze gerek yok.
Dünya çapında bir kaleci.
MURAT ÖZBOSTAN: Birçok ismi beğendim... İlk yarı kalecilerin ligiydi adeta. Harun, Muslera, Volkan Demirel, Volkan Babacan ve Karcemarskas. Çok başarılı maçlar çıkardılar, takımlarını kurtardılar.
Abdullah Avcı takımını zirveye taşıdı. Onu unutmayalım.
Oyunculara gelirsek aklımda kalan isimler Emre Belözoğlu, Lens, Bruma, Yalçın Ayhan ve Cengiz Ünder. Lens Fenerbahçe'nin kurtarıcısı oldu adeta.
LEVENT TÜZEMEN: Lens ve Bruma ön plana çıktı.
Lens geldi ve ayağının tozuyla Fenerbahçe'yi toparladı. Lens yaratıcı oyununun yanı sıra bir lider gibi hareket edip, Fenerbahçe'yi Avrupa'da zirveye taşırken, ligde de şampiyonluk yarışının içinde tuttu. Ayrıca pozitif davranışıyla takım arkadaşlarının sevgisini kazandı.
İspanya'da güçlenen ve futbolunu geliştiren Bruma, Galatasaray'ı öne taşıyan oyuncu oldu. Bruma, özellikle TT Arena'da seyirci önünde hep coşkulu oynadı, deparlarıyla ve çalımlarıyla izleyenleri mutlu etti. Bruma, Adanaspor ve Kasımpaşa maçlarında kaliteli vuruşlar sonucunda attığı kritik gollerle takımını zirve yarışının içinde tuttu.
Emre Belözoğlu yaşına rağmen hırsıyla ve aklıyla Başakşehir'i maestro gibi yönetti. Edin Visca
"Acil servis" golleri attı.
İstikrar kralı Atiba, tek başına Beşiktaş'ın orta sahasına duvar ördü. Ligin sonuna doğru
Sneijder özlenen kimliğine döndü. Sow röveşata
golleriyle ön plana çıktı. Muslera, Fabri
ve Volkan Babacan müthiş kurtarışlar yaparken,
kaleci Harun penaltı kurtarma rekoru kırdı.
METİN TEKİN: Beşiktaş'tan Atiba, Başakşehir'den Emre Belözoğlu, Galatasaray'dan Bruma, Bursa'dan Harun Tekin ve Pablo Batalla, Osmanlı'dan Numan Çürüksu.
SİNAN VARDAR: Atiba'ya bu konuda özel bir bölüm açmak gerekli.
Adama helal olsun. Çok pozitif bir insan, takım içinde bir ağabey gibi. Ayrıca takımda en çok koşan, pas dengelerini çok iyi sağlayan bir isim.
Son maçlarda biraz yoruldu ama bu da normal çünkü yaşı 33. Bir de Ricardo Quaresma'nın performansını ilk yarıda beğendim.
LENS
Ligde 2 kez ağları havalandıran Lens, 7 gol pasıyla ise asist krallığında ikinci sırada.
MUSLERA
Bu sezon 77 kurtarışla 4. sırada bulunan Uruguaylı, 4 maçta kalesini gole kapattı.
EMRE
Ligde 2 gol, 4 asisti bulunan Emre, rakipleriyle girdiği ikili mücadelelerden yüzde 60'ını kazandı.
YARIN:
Başakşehir, Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe'nin ilk yarı performansları nasıldı?
Bu 4 takım Ocak'ta hangi bölgelere takviye yapmalı?