İstanbul Beyoğlu'nda dört yıl önce bir apartman boşluğunda cesedi bulunan Nazlı Sinem Erköseoğlu'yla ilgili gerekçeli karar açıklandı. Kararda "Adli Tıp raporu öldürüldüğünü ispatlamıyor" ve "Şüpheden sanık yararlanır" dendi. Ancak gerekçeler, Erköseoğlu'yla ilgili "Cinayet, kaza veya intihar" şüphesini ortadan kaldırmadı. Süreç, Erköseoğlu'nun cesedinin Beyoğlu'nda bir apartman boşluğunda bulunmasıyla başladı. Olayla ilgili Paksoy Holding'in veliahtları Mahmut Emre Paksoy ve Can Paksoy, "kasten adam öldürmek suçundan müebbet" istemiyle İstanbul 19. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandı. Mahkeme iki kardeşe delil yetersizliği nedeniyle beraat verdi. Gerekçeli kararda şu ifadeler yer aldı:
Can Paksoy'un odasındaki boşluğa açılan pencerenin yüksekliği, 76 santimetreydi. Bu yükseklik otopsi raporuna göre 171 santimetre boyunda ve 61 kilogram ağırlığındaki Erköseoğlu'nun tek başına aşmayı başarabileceği bir yükseklik.
Olayın tek tanığı, alt katta oturan Habibe Şimşir, "Üst kattan bir mücadele ya da çığlık sesi gelse hemen duyardım. Böyle bir ses duymadım" dedi.
Adli Tıp raporu, Erköseoğlu'nun "tek başına veya diğer sanıkla birlikte" öldürüldüğünü ispatlamıyor. 8'inci kattan düşerken başını çarpma ihtimali oldukça yüksek. Kafasındaki kanama ve ekimozun sebebi, düşerken bir temas sonucu olabilir. Otopsi raporuna göre; kafa üstü düşmedi. Atıldığına ilişkin hiçbir maddi bulgu yok.
Emre Paksoy'un camdaki ve duvardaki izleri aşağı bakarken oluştu. Erköseoğlu'nun yaşadığına ihtimal vermediği için acil yardım çağırmak yerine önce babasını aradı.
Can Paksoy'un sızması suç değil. Erköseoğlu'nun, Can Paksoy'la birlikte olmak için çıkardığı çamaşırını kendisinin giymesi ve hayatta yaşadığı olumsuzlukların etkisiyle atlamış olma ihtimalini düşünmek gerekir. Bir erkeğe duygusal yakınlık duyduğu halde isteği karşı tarafça kabul edilmeyen, annesi babası boşanmış, yurtdışında eğitim görmüş ancak iş bulamamış, olay gecesi evlenen babasının düğününe gitmeyen, daha önce selamlaştığı bir erkekle alkol alıp, duygusal yakınlık kurup gece 03.00'te onun evine giden, cinsellik yaşayan Erköseoğlu'nun ne yaptığını ne düşündüğünü tespit etmek mümkün değil.