Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MELİH ALTINOK

Stratejik derinlik...

Türkiye, İsrail ve Rusya ile ilişkilerini normalleştirmeye başladı. Üstelik de başını mümkün olduğunca dik tutmayı başararak.
Ankara, Mavi Marmara'nın ardından İsrail'den talep etiği 3 maddeden ikisini tam olarak aldı.

İsrail tarihinde ilk kez bir devletten özür diledi.
Kurbanlara 20 milyon dolar tazminat ödenecek.
Gazze'ye yardımlar üzerindeki sınırlama da büyük oranda kaldırılacak.

Rusya ile ilişkilerde ise bir şeyler yapması gereken Türkiye olduğu için elbette İsrail'le olduğu gibi "tek kazançlı taraf" değiliz. Fakat yine de iyi kotardık diyebiliriz.

Erdoğan, sadece, Rus uçağının düşürüldüğü günlerdeki "Rus uçağı olduğunu bilsek belki daha farklı uyarırdık. Uçağın kimliğini bilmiyorduk. (Sputnik, 26 Kasım 2015)" tezini daha içten bir üslupla Putin'e ileterek aralarındaki buzları eritmeyi başardı. "...Kusura bakmasınlar diyorum." (27 Haziran 2016 Reuters) İsrail basını ağırlıklı olarak ülkelerinin hükümetine yükleniyor. Örneğin "Anlaşmanın kazananı Türkiye ve Hamas" diyor Jerusalem Post, Times of İsrael... Ancak Netanyahu, Haaretz'in dediği gibi, Türkiye'nin İsrail'e eskisi kadar ihtiyacı olmadığını bildiği için verdiklerine rağmen anlaşmadan gayet memnun.

Putin'in keyfine zaten diyecek yok. Hem düşen uçağın ardından aylardır gazını almak için racon kestiği halkının karşısında rahatladı. Hem de keskin sirke misali Türkiye ambargosuyla içine düştüğü ekonomik darboğazdan çıkma ümidi doğdu.
Güzel şeyler oluyor yani. İçerde terörle uğraşan Türkiye, uluslararası arenada cepheleri daraltıyor. Dolayısıyla Türkiye için her iyi gelişmede yaptıkları gibi kılçık atan "eskiden düşmandınız" diyenlere aldırmayın.

Öyle ya, onların mantığıyla, zamanında Ankara'ya dayanan Yunanistan'la, İstanbul'u alan İngilizlerle sonsuza dek düşman kalmalıydı Türkiye.
Huysuzlukları dışarıda ülkelerine karşı işbirliği yapacakları düşman sayısının azalmasından, o kadar.

***


Bronz madalya goes to...
Filistin halkının meşru Temsilcisi Hamas "Gazze halkına destekleri ve ablukanın hafifletilmesi yönündeki çabalarından dolayı Erdoğan'a ve Türkiye'ye" resmi olarak teşekkür etti.
E bu açıklamanın üzerine de "Filistin'i sattınız" diyen üçüncü şahıslara, TV haberlerinde Gazzellilerden "terörist" diye bahseden Fethullahçılara ve özellikle Filistin deyince şartlı refleks gösterip "Şeriyyat" diye söylenen ulusalcılara düşse düşse bronz madalya düşer.

***


Savaş zamanı savaş barış zamanı barış
Biri, daha önce de "Türkiye ile savaşırsa İran'dan yana olurum" diyen CHP'li Eren Erdem.
Bildiğiniz üzere uçak krizi patlayınca da Rusya'ya gidip desteklerini sunmuştu.
Diğeri ise HDP'li Demirtaş. O da krizi fırsat bilip PYD'ye silah desteğine çevirmek için soluğu Moskova'da almıştı.
Şimdi bu beyler diyor ki, "Madem Rusya ile barışacaktınız bize niye kızdınız?" Sanki o dönem Rusya'ya gidip Türkiye'yi savundular da bu halk kendilerine kızdı. Yahu, şimdi yapılan Türkiye'nin ekonomik ve politik çıkarlarına daha fazla zarar gelmesin diye diplomatik temas.
Sizin o dönem yaptığınız ise parlamentosunda vekil de olduğunuz ülkenize karşı, adeta "düşmana işbirliği" teklif etmekti.
Siz insanları aptal mı sanıyorsunuz?

***


Soros bir sıçrar iki sıçrar, üçüncüsü Brexit
İngilizlerin AB'de kalacağını tahmin eden Soros, referandum öncesi sterlinde kalmayı seçip bir sürü para kaybetmiş. Yani bu kez oynadığı eşek yatmış. Neyse Bay Soros şimdiki kaybını Kara Çarşamba olarak anılan 16 Eylül 1992'de sterlindeki düşüşten kazandığı 1 milyar doların yerine saysın.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA