Türkiye'nin en iyi haber sitesi
OKAN MÜDERRİSOĞLU

Kılıç, kendi elini keserse!

Mesele, kuyuya taş atılması ve 40 akıllının çıkaramamasından ibaret olsaydı, çözümü nispeten kolaydı. Ama mesele göründüğünden farklı. Zira siyasal sonuç almaya dönük zaman ayarlı "yargısal mühendislik" ürünü olduğuna dair bilgiler var.
Masadaki konu, "Yüzde 10'luk seçim barajının bireysel başvuru yoluyla Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) taşınmasından ibaret." Mahkeme, karar aşamasında. Buraya kadar olağan prosedür izlenmiş durumda. Lakin Avrupa Konseyi ile Anayasa Mahkemesi'nin geçen hafta Antalya'da düzenlediği toplantı, prosedürün dışına çıkma arayışının habercisi gibi. Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru yolunun etkinleştirilmesi başlığı altında, "seçim barajına" odaklanılması dikkate değer. Bir başka anlatımla AYM Başkanı Haşim Kılıç'ın, dosyayı ele alış biçimine ilişkin beyanları, süreci yönetmek için mahkemede tesis ettiği otorite, gündem oluşturmak için kullandığı uluslararası zemin ve bir araya getirdiği ekip düşünüldüğünde soru işaretleri artıyor. Hele hele bireysel başvuruyu reddetmesi beklenen AYM'deki ilgili bölümün üstüne çıkılarak, konunun AYM Genel Kurulu'na getirileceğinin açıklanması, "iyi niyetli" yorumu güç kılıyor.

***
Haşim Kılıç, 23 Eylül 2012'de uygulanmaya başlanan bireysel başvuruya ilişkin kapsamlı ve net bilgiler sunmak için 2 yıl önce Ankara'da gazetecilerle bir araya gelmiş ve "66 Soruda Anayasa Mahkemesi'ne Bireysel Başvuru" kitapçığını tanıtmıştı. O günden tekrar hatırlanması gereken iki not şöyleydi:
1- Genel Kurul'un bireysel başvuruların kabul edilebilirlik ve esasının karara bağlanmasında herhangi bir görevi bulunmamaktadır. Genel Kurul'un bireysel başvuruya ilişkin tek yetkisi, Bölümlerin bireysel başvurulara ilişkin verdiği kararlar arasındaki içtihat farklılıklarını karara bağlamaktır.
2- Yasama işlemleri (kanun, içtüzük vb.) ile idarenin düzenleyici işlemleri (tüzük, yönetmelik vb.) doğrudan bireysel başvuruya konu edilemez. Ancak bu durum, yasama işlemi ya da düzenleyici işlemin kişiye uygulanması ve bunun da bir hak ihlaline yol açması hâlinde söz konusu uygulama işlemi aleyhine bireysel başvuru yapılmasına engel oluşturmamaktadır.

***
Ancak, 5 Mart 2014'te AYM İç Tüzüğü değiştirilerek "konunun niteliği gereği" Genel Kurul'a özel yetki tanındı.
Peki, "AYM, bireysel başvuru dolayısıyla, ihlale neden olduğu iddia edilen kanun hükmünü re'sen iptal edebilir mi?"
Cevap: "Hayır!"
Bireysel başvuruları değerlendiren AYM'deki Bölümlerin, itiraz yoluyla yasa hükmünün iptali için Genel Kurul'a başvurması kanuna aykırı. Kaldı ki 12 Eylül 2010'daki Anayasa değişikliğinden sonra yürürlüğe giren "AYM Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun"un, TBMM'deki tartışmaları sırasında siyasetin yargı eliyle dizayn edilmesine ilişkin muhtemel girişimler de düşünülmüştü. Örneğin, "Bölümler, bireysel başvuru incelemesi sırasında temel hak ihlalinin kanun veya KHK'dan kaynakladığı kanaatine varırsa iptali istemiyle Genel Kurul'a başvururlar" hükmü kanun tasarısı metninden çıkarılmıştı. AYM'nin yetkisinin öngörülemez biçimde genişletilmesi uygun bulunmamıştı.
Netice olarak... AYM Başkanı Haşim Kılıç'ın görev süresi 2015'te sona ermekte. Kılıç, etkileyici final yapma heves ve arzusu ile AK Parti kapatma davası sırasında sergilediği duruş nedeniyle beklediği diyet arasında gidip gelmekte...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA