İki fotoğraf karesi var hafta içinden… Bayern Münih maçından sonra idmanda o hiç yaşlanmayacakmış gibi yüze sahip Okan Buruk'un yorgun gözleri ve o yüzündeki o kalın çizgiler. Diğeri de Rize'ye adım attığında kulağındaki kulaklıkla ortamdan izole Sergio'nun dolmuş gözleri. Maçın hikâyesi de bu iki yüz zaten…
Okan Buruk, Bayern Münih maçı sonrası 'Değişikliklerde geç kaldı' eleştirileriyle uzlaşmamış, Fenerbahçe ile arada iki puan farkın büyümemesi için rotasyon değil garantiyi seçen teknik adamdı. Kadrodaki farklı isimler oyunun kaderini belirleyecekti, Buruk için araf zamanıydı. Angelino, Kerem Demirbay ve Mertens yorgun arkadaşlarının yanında iyi oynamalıydılar. İlk yarının da özeti bu, onlar iyi oynamadılar ve kenara geldiler… Zaha'ya yer açmak için Okan Buruk iyi niyetle ön bölgeyle oynuyor ama gerçek şu ki Bayern maçında iyi olan Tete'nin kenarda, Zaha'nın sağda, Kerem'in ise en iyisini yapacağı yer yerine her şeyi yapabildiğine inandığı çok mevkili oyun Galatasaray'ı gol yollarında verimsizleştiriyor. Rizespor ligde her maça Galatasaray sınavı gibi hazırlansa başka yerde olur. Yoğun ve temaslı oyunda Buruk'un takımını yeteri kadar rahatsız da ettiler, Shelvey nefis bir 90 dakika oynadı ama geçiş oyununda sahanın en iyisi Davinson Sanchez'e takıldılar.
Beşiktaş derbisi ve B.Münih maçında boşalan pille Rize deplasmanında defansa çarpsa da o gözü dolmuş Sergio'nun golüyle kazanmak mühim. Büyük takımlarda oynamadığında vazgeçmeyen adamlara her zaman ihtiyaç var. Öyle olmasa aradığınız G.Saray'a ulaşılamazdı…