Adıyamanlı Mehmet, çobanlık yapıyordu. Şansını denemek üzere Yetenek Sizsiniz Türkiye sahnesine geldi. Jüri ne yapacağını sordu. Çoban Mehmet de taklit yapacağını söyledi. Eminim, jüri ve seyircilerin ortak beklentisi, Çoban Mehmet'in kuzu ve köpek sesi çıkarması, biraz da Demirel taklidi yapıp nihayetinde olayı bir uzun havaya bağlaması yönündeydi. Ama Çoban Mehmet hepimizi ters köşeye yatırdı. Önce Whitney Houston'dan 'I'll Always Love You' şarkısını söyledi. Sonra sırasıyla Leydi Gaga, Rihanna ve Shakira'yı taklit etti... Mehmet elenmesine rağmen kendini 'Çoban Yıldızı' ilan etti. Bence haklıydı. Anladım ki, çağımızın iletişim teknolojisi sayesinde artık 'kırsal' diye bir şey kalmamış. Ve yine anladım ki, Çoban Mehmet'i izledikten sonra artık kimse dağdaki çobanın oyunu küçümsemeye kalkamaz! Hazır söz, yarışmadaki taklitçilerden açılmışken, Sefa Doğanay adlı yarışmacının izleyenleri büyüleyen ve Hülya Avşar'ı gülme krizine sokan muhteşem yeteneğinden de bahsedeyim. Pal FM'de hemen her gün keyifle dinlediğim Yavuz'un Minibüsü programına taş çıkartacak bu yetenek, arkayı rahatlıkla dörtler diye düşünüyorum. Bu arada jürinin şarkıcıları değerlendirirken zorlandığını ve çoğu zaman hatalı kararlar verdiğini gözlemliyorum. Hadi Acun Ilıcalı ve Ali Taran mevzuya Fransız diyelim, peki yıllardır müzik eğitimi alan Hülya Avşar'ın karga seslileri büyülenmiş gibi izleyip takdir etmesine ne demeli? Özellikle şarkıları baştan sona hatalı okuyan, bir tane doğru ses basamayan Almanyalı Nihan'ı 3 'Evet'le çeyrek finalist yapan jüriyi topluca tam teşekküllü bir hastanenin Kulak Burun Boğaz servisine havale ediyorum... Ama kulağını eleştirdiğim Hülya Avşar'ın beynini övmeden duramayacağım. Ukraynalı iki kızdan oluşan amatör grubun kendi bestesi olan enfes şarkıyı, havada kapı, albümüne koymak için söz alması, gerçekten de çok zekice bir girişimdi. İyi bir düzenlemeyle bu şarkı patlar.