İstanbul'da avukatlık yapan Mustafa Gökhan Karakaya, 10 yıl önce eşinden boşandığı dönemde internette Bursa'da bir doktorla evli olan Derya Dinç ile tanıştı. İkili, gizli gizli buluşmaya başladı. Derya Dinç'ten şüphelenen kocası, eşini takip edince aldatıldığını ortaya çıkardı ve evliliğini bitirdi. İstanbul'daki ailesinin yanına dönen ve bir avukatlık bürosunda sekreter olarak çalışmaya başlayan Derya Dinç, kısa bir süre sonra da avukat sevgilisi ile birlikte yaşamaya başladı. Ancak kısa süre sonra iki sevgili arasında kavgalar başladı.
ENSESİNDEN TEK KURŞUN
18 Mart 2002'de çıkan tartışmanın ardından Derya Dinç, evi terk edeceğini söyleyince, çılgına dönen Avukat Karakaya, genç kadını ensesinden tek kurşunla vurarak öldürdü. İlk ifadesinde sevgilisini evi terk etmek istediği için vurduğunu söyleyen Karakaya, tutuklanarak cezaevine gönderildi. Hakkında, Üsküdar 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde "Kasten adam öldürmek" suçundan dava açılan Karakaya, mahkemede önceki ifadelerini reddetti ve sevgilisini nasıl öldürdüğünü hatırlamadığını söyledi. Ayrıca olaydan önce de psikolojik tedavi gördüğünü iddia etti. Muayeneye gönderilen Karakaya'ya, Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Dairesi tarafından "Paranoid Şizofreni" teşhisi koydu. Bunun üzerine Karakaya, mahkemenin kararıyla Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne yatırıldı.
CEZA VERİLMEDİ
Sanık avukatın ağabeyi Hakan Karakaya da Üsküdar 4. Sulh Hukuk Mahkemesi'ne başvurarak, kardeşinin rahatsızlığı nedeniyle kendisinin vasi olarak tayin edilmesini istedi. Cinayet davasını görüşen Üsküdar 1. Ağır Ceza Mahkemesi ise olaydan tam 1 yıl sonra Adli Tıp Kurumu'nun raporu doğrultusunda Karakaya'nın suçu akıl hastalığının sonucu işlemiş olduğu ve ceza ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle, ceza verilmesine yer olmadığına karar verdi. Ayrıca bir yıl süreyle iyileşene kadar akıl hastalıkları hastanesinde tutulup tedavi edilmesine hükmetti. Hastanede "Depresif bozukluk ve anti sosyal narsistik kişilik bozukluğu" tanısıyla tedavi edilen Karakaya, bir süre sonra taburcu edildi.
AVUKATLIĞA DEVAM EDİYOR
Ardından Karakaya'nın avukatı Üsküdar 4. Sulh Hukuk Mahkemesi'ne başvurarak, müvekkilinin iyileştiği gerekçesiyle vasilik tayini davasının iptalini istedi. Mahkeme de Haydarpaşa Numune Hastanesi'ne sevk etti. Hastane, 26 Ocak 2005 tarihinde verdiği raporda, Karakaya'nın iyileştiği ve vasi ya da kayyum tayinine lüzum bulunmadığı yönünde rapor verdi. Mahkeme de vasi talebini reddetti. Davalar sonucu baro tarafından avukatlıktan atılmak üzere olan Karakaya, mahkeme kararları ve raporları baroya sunarak, mesleğine devam etti.
'TİCARİ DAVALARA BAKIYORUM'
Muhabirimizin, İstanbul barosu kayıtlarında da yer alan Kadıköy'deki bürosunda telefonla ulaştığı Karakaya, ceza davalarına bakmadığını, sadece ticari davalara baktığını söylemekle yetindi.