İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesinde son savunması alınan sanık Erhan Baykan, "Benim hayalim bir yuvamın, çocuğumun olmasıydı. Bu hayalime kavuştum. Kendimi iradeli bilirdim ancak bir anlık öfke ile olay günü eşimin bana söylediği sözler üzerine kontrolümü kaybettim. Şu an eşimi kaybettim, çocuğumu ne zaman görürüm belli değil. Çok pişman" dedi.
Pınar Umay'ın ağabeyi Fatih Umay, "Bu dördüncü duruşma. 8 ay geçti. Bu süreçte babamı kaybettiğimi söylemiştim. Sanık 2 ve 3'üncü duruşmalarda hiçbir şey söylememişti. Bugün gelip artık 'pişmanım, çocuğum var' falan gibi saçma sapan şeyler söylemesinin anlamı yok" dedi.
ÖLÜMÜ HAK EDECEK NE YAPTI?
Pınar Umay'ın annesi Nimet Umay ise "Kızımı kaybettikten kısa bir süre sonra eşimi de kaybettim. Bir acı daha yaşamak istemiyorum. En ağır ceza verilsin. Kızım nasıl bir söz söylemiş olabilir ki ölümü hak etsin. Evet, kendi kızına hasret kalacak. Öncelikle kızının annesini koruması gerekirdi" dedi.
Cumhuriyet savcısı, sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmasını istedi.
AVUKATTAN ŞAŞIRTAN SAVUNMA
Sanık avukatı ise eşler arasında yaşanan itiş, kakış sonucu sanığın bir anlık öfke ile cinayeti gerçekleştirdiğini savunarak, "Sanığın medyada yer alan diğer kadın katilleriyle hiçbir benzerliği yoktur. Üniversite hastanesinde çalışarak evine katkı sağlamış, eşine karşı hiçbir sadakatsizlik yapmamıştır. Sanığın tüm hayatında ideal bir eş ve baba olduğu görülecektir. Olay gecesi de çocuğunu gece saat 03.00'e kadar uyutmaya çalışmıştır. Ancak Adem ve Havva'dan geçen genler, sakin ve düzgün bir kişiliği olan sanığın saldırganlaşabileceğini göstermektedir" dedi.
Daha sonra kararını açıklayan mahkeme heyeti, 7 yıllık eşini öldüren Erhan Baykan'ı "kasten eşini öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme sanığın cezasında indirim yapmadı.
ADALETİ YANILTMAYA ÇALIŞTI
Fatih, Yavuz Sultan Selim Mahallesi, Aşık Paşa Sokak'taki oturan eşi Pınar'a ulaşamadığını söyleyen Erhan Baykan yakınlarını aramış, eve gelen yakınları genç kadını kanlar içinde bulmuştu. Cinayetin ardından işyerine gidip hiçbir şey olmamış gibi çalışan Baykan, eşinin cep telefonuna "Uzun zamandır birbirimize sarılamamıştık. İyi oldu" şeklinde mesaj atarak üzerinde şüphe görülmemesine çalışmıştı. Baykan savcılık ifadesinde eşinin son zamanlarda kendisinden uzak durduğunu, telefonla oynadığını görünce kendisine tavır aldığını, sabah da aynı tavrı sürdürdüğünü, "Sen git telefonunla ilgilen" demesi üzerine tartışmaya başladıklarını, patates doğrayan eşinin elinden bıçağı aldığını, bu esnada bıçağın eşine saplandığını iddia etmişti.