Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ENGİN ARDIÇ

Onu da Tayyip yapıyormuş!

Bilmem farkında mısınız, muhalefet cephesinde artık Recep Tayyip Erdoğan'a eskisi kadar kolay ve uluorta küfür edilemiyor.
Çünkü artık cumhurbaşkanıdır, işin ucunda ağır hapis cezası var. Patron kesesinden üç-beş bin lira atıp kaçmak mümkün olmayacak, ya da Taksim benzeri olaylarda enselendiğinizde "ben aslında Fener'i kastetmiştim" deyip sıyıramayacaksınız.
Muhalif medya bunun üzerine taktik değiştirdi, "göbekten saldırı" yerini "kanatlardan akına" bıraktı.
Umarız Galatasaray futbol takımı da bunu öğrenir.
Yeni taktik, "alakasız konuları bahane edip ima yoluyla dolaylı yüklenme" üzerine kurulu.
Asansör mü bozuldu, Tayyip yüzündendir.
Kuru ağaç kadınların üstüne mi düştü, Tayyip sorumludur. Kamyon minibüse mi çarptı, Tayyip kusurludur. Milli takım mı yenildi, Tayyip hatalıdır. Lumpen gençleri "bonzai" kullanıyorlarmış, Tayyip suçludur.
Çünkü iktidar içkiyi yasaklamış!
İktidar içkiyi yasaklamadı, yalnızca gece saat on birden sonra ve yalnızca "bayi satışına" yasak getirdi, edindiğimiz bilgiye göre onu da pek takan yokmuş ayrıca.
Fakat bu, özellikle Avrupa basınına ve "Alman gizli servisinin basın bülteni gibi çalışan" Der Spiegel benzeri yayın organlarına "Türkiye'de içki yasaklandı" şeklinde pazarlandı. Tepki uyandırmak için...
Kazık kadar adamlar Batı basınında utanmadan "Boğaz'da rakımı içmek istiyorum" diye yazılar yazdılar, sanki Boğaz meyhanelerinde en küçük bir sorun yaşanmış gibi...
Bayi yasağının amacı, gençlerin evden iplerini kırıp yarı geceden sonra parklarda kafayı çekmelerini ve sağa sola bulaşmalarını önlemekti. Aynı şekilde, içki şişelerinin üstüne "içki dostunuz değildir" şeklinde yazılar kondu.
İktidar haksız mıydı? İçkiden ölen en az yirmi tanıdığımı sayabilirim size (son örneği Arda Uskan), ben de o zıkkım yüzünden şeker hastası oldum.
İşte bu yüzden, bayiden on birden sonra içki alamayan gençler çarnaçar "bonzai"ye yöneliyorlarmış.
Bonzai, kokain gibi bir burjuva uyuşturucusu değil, tiner gibi bir lumpen uyuşturucusu. İki büyük özelliği var: Biri çok kısa sürede öldürücü yani çok daha tehlikeli olması, ikincisi ucuzluğu.
Peki, saat on bire beş kala bile Tekel bayiinden isterse sekiz şişe şarap, canı çekerse on altı şişe de bira alması serbest olan genç nasıl oluyor da bonzaiye yöneliyor? Biradan bile daha ucuz olduğu için. Buna da ancak lumpenproletarya tenezzül ve tevessül eder.
Demek ki mesele siyasal değil, sınıfsal.
Gençler "sözde içki yasağı" yüzünden bonzaiye yöneliyorlarsa, AKP iktidarı döneminde gözlenen "şarap sanayiindeki patlamayı" muhalefet nasıl açıklıyor?
Kadınlar da şarap içmeye başlamışlar da ondanmış. "Bir kadeh şarap içen kadına bile alkolik gözüyle bakan iktidar" döneminde bunun ithalatı da patladı. Tayyip iktidara geldi de Migros'tan Chianti alabildik, ondan önce yasaktı.
Bu ne yaman çelişki anneciğim? İçki düşmanı iktidarın devrinde içki üretimi de tüketimi de artıyor... Demek ki bunu da Tayyip yapıyor.
İktidara çamur atmak için dolambaçlı yolları zorlayan Fethullahçı profesörler, Hocaefendi gelirse kurulacak şeriat yönetiminin alkole acaba ne gibi destekler vereceğini de(!) bize anlatmak zorundadırlar.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA