Numan Kurtulmuş, Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) ile Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) ortaklığında, SETA İstanbul'da gerçekleştirilen "Geçmişten Günümüze Kalkınma Yardımlarının Dönüşümü" konferansının açılışında yaptığı konuşmanın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Nevruz'a ilişkin soru üzerine Kurtulmuş, bu toprakların kadim kültüründeki bir bayram olan Nevruz'un baharın gelişini müjdelediğini, yenilenme, coşku, barış ve kardeşlik kavramlarını bünyesinde barındırdığını söyledi.
Nevruz'un asırlardır bu coğrafyadaki Türklerin, Kürtlerin, İranlıların ve bütün bölge halklarının kutladığı bir dostluk ve barış bayramı olduğunu belirten Kurtulmuş, "Bu yılki Nevruz'un özellikle Türkiye'de Çözüm Süreci ve bu topraklarda kadim kardeşliğimizin sağlamlaşması bakımından yeni bir adım olmasını diliyorum. 'Yeni bir başlangıç' demiyorum, başlamış olan bir süreçle yeni ve kuvvetli bir barış adımı olmasını temenni ediyorum. Bir daha bu topraklarda, asla silahların konuşmamasını, asla kardeş kanı akmamasını, sadece siyasetin ve barışın diliyle konuşulmasını temenni ediyorum" diye konuştu.
Bu ülkedeki insanların 1.100 senedir bu topraklarda aynı medeniyetin, aynı coğrafyanın ve aynı inancın mensupları olarak birlikte barış içerisinde yaşadıklarını anlatan Kurtulmuş, "Kıyamete kadar da Allah'ın izniyle barış ve kardeşlik içerisinde yaşayacağız. Yeter ki zihinlerimize barış hakim olsun. Yeter ki o zihinlerimizdeki barış gönüllerimize hakim olsun. Dilimiz barışı isteyen zihinlerin ve gönüllerin barış cümleleriyle dolu olsun. Bütün halkımızın Nevruz'unu kutluyorum. Türkiye'ye ve bütün insanlığa bereket, huzur ve barış getirsin. İnşallah coşkuyla sayfasını açacağımız yeni bir dönem olsun" dedi.
Kurtulmuş, Nevruz'un resmi bayram ilan edilmesiyle ilgili soruya ise "Bunlar olabilir, konuşulabilir, düşünülebilir. Nevruz'u, pratikte bayram olarak kutlayan birçok ülkeler var. Bunlar nihayetinde toplumsal taleple, siyasi şartlarla ortaya çıkacak meselelerdir" yanıtını verdi.
Türkiye'de 27 Mayıs'ın uzun yıllar resmi tatil gibi kutlandığını ama siyasi şartların oluşmasıyla ülkenin bütün hafızasından atıldığını ifade eden Kurtulmuş, şunları kaydetti:
"Aynı şekilde uzun yıllar Türkiye'de 1 Mayıs tatil olarak kutlanmadı. O günkü ideolojik kamplaşma çerçevesinde bir komünist bayramı olarak görüldü. Emekçinin bayramı olarak görülmediği için maalesef 1 Mayıs tatil olmamıştı. Bu zihniyetin değişmesi, siyasi şartların ve toplumsal talebin gelişmesiyle ilgili bir şeydir. Neden olmasın, şartlar oluşursa tabi ki Nevruz (resmi) bayram da olur."