Biyoteknoloji ise son yıllarda gündemi yoğun bir şekilde işgal eden bir terimdir. Her ne kadar ekmek, bira, şarap, peynir gibi yaygın klasik üretimlerde yüzyıllardır bu tip sistemler uygulansa da, modern anlamı ile biyoteknoloji yaklaşık 50 yıllık bir geçmişe sahiptir ve son yıllarda dev adımlarla büyük ilerlemeler kaydetmektedir.
Bu bağlamda Biyomühendislik, mühendislik prensiplerinin biyolojiyi de içerecek şekilde uygulandığı sistemlerin dayandığı bilim dalıdır.
Türkiyede Biyomühendislik Bölümü ilk defa , mühendislik fakülteleri içinde Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi bünyesinde kurulmuştur. Mühendislik fakülteleri içersinde halen tektir.
1.1 BİYOMÜHENDİSLİĞİN TANIMI
Biyomühendislik, son otuz beş yıl içinde, moleküler biyoloji, biyokimya, mikrobiyoloji, hücre metabolizması ile, temel mühendislik ve malzeme bilimlerindeki hızlı ilerlemeler sonucu gelişen biyolojik teknikler ile mühendislik ilkelerinin canlı sistemlere ve bunlarda karşılaşılan sorunlara uygulandığı yeni bir bilim dalı ortaya çıkmıştır.
Bu bilim dalı; kütle ve ısı aktarımı, kinetik, biyokataliz, biyomekanik, ayırma ve saflaştırma teknikleri, biyoreaktör tasarımı, yüzey bilimi, akışkanlar mekaniği, termodinamik ve polimer kimyası gibi mühendisliğin temel ve uygulamalı birçok dalının yanısıra; genetik, moleküler biyoloji,protein kimyası, metabolizma, hücre fizyolojisi ve biyokimyası, sitoloji, biyoelektrik, nörobiyoloji, immunoloji, farmakoloji gibi temel ve uygulamalı bilimlerdeki araştırma ve bilgi birikimleri arasında bir köprü oluşturarak, günümüz toplumunun farklı boyut ve sektörlerdeki sorunlarına özgün çözümler üretmeyi amaçlamaktadır.
Günümüz dünyasında, Biyomühendislik bilim dalındaki ilerlemeler sayesinde gelişen tekniklere biyoteknoloji, endüstrilere ise biyoteknolojik endüstriler adı verilmektedir. Bugün, biyoteknolojik yöntemler ve bunların kullanıldığı sanayilerde çeşitli gıda maddeleri, içecekler, enerji kaynakları (hidrojen, etanol, biyogaz), ilaçlar (antibiyotikler, vitaminler, hormonlar) ve biyokimyasal maddeler (protein ve amino asitler, enzimler, organik asit ve çözgenler, pestisitler ve çeşitli polimerler) biyolojik sistemlere uyumlu malzemeler elde edilebilmekte ve madencilik, su arıtılması, endüstriyel ve kentsel atıkların işlenmesi gibi hizmetler gerçekleştirilebilmektedir.
Bunların yanısıra, genetik materyale müdahale ile, proteinlerin yapısını değiştirip, doğal sistemlerin fonksiyonlarını etkileme ve yönlendirme, arzu edilen özelliklere sahip bitki, hayvan ve mikroorganizmalar geliştirme, insanlardaki genetik hastalıkların tanı ve tedavisinde etkili olabilmiştir.