2006 yılında 'İki Genç Kız' filmindeki performansıyla dikkat çekip ödüller kazanan Feride Çetin, bir dönem dizilerin aranan ismiyken bir anda ortadan kaybolmuştu. Çetin, beş yıl aradan sonra üç sinema filmi ve bir tiyatro oyunuyla hızlı bir geri dönüş yaptı. Çetin'le ekrandan uzak olduğu günleri ve yeni projelerini konuştuk...
Popüler dizilerde rol alırken birden ortadan kayboldunuz. Nerelerdeydiniz?
Afrika ve Amerika'ya gittim. Arkadaşlarım, "Kafana sıkıyorsun, akarken cebini doldur. Yaşlanınca gidersin" diyordu ama ben gittim.
Bu kararı almanızdaki sebep neydi?
Diziler yavaş yavaş kalkıyordu ve kendimi orada görmek istemiyordum. Bu dönem, ileriki yıllarda yaşayacağım ustalık dönemime birikim olsun diye uğraştım. 2012'de dizi enflasyonu başlayınca kendimi eğitmenin zamanı diye düşündüm. İki sene önce de geri döndüm.
Bu süreçte maddi zorluklarınız oldu mu?
Oldu tabii... Ama bu işe başlarken söylüyorlar; işler her zaman istediğin gibi gitmeyebilir. Zaten çok parada pulda gözüm yok. Yoksa kişisel gelişim kitabı yazardım ya da sektörün kötü yanlarını anlatan bir kitap çıkarırdım.
KÜLLERİMDEN DOĞMAK İÇİN ÇALIŞTIM
Ama siz öykü kitabı çıkardınız...
Evet. 2015'te 'Duyulur Dünyanın Şakası' adlı bir öykü kitabı yazmıştım. Yakın zamanda bir kitabım daha çıkacak.
Hiç pişmanlığınız var mı?
Hayır. Hiçbir zaman bir oyuncunun her rolü oynayacağına inanmadım. Her yerde görünmenin inanılırlığı olumsuz etkilediğini düşünüyorum. Yedi yıl arka arkaya dizilerde oynadım, hiç ara vermedim. Ama çok saygı duyduğum ustalarımdan, "Biraz kendini mi tekrar ediyorsun? Kendini geriye çeksen de farklı roller gelmesini mi beklesen?" diye yorumlar alıyordum.
'Aynı roller üzerime yapışır' endişesi miydi bu?
Evet, özellikle son zamanlarda sürekli ağlayan anne rolleri geliyordu. Anne oynamaya da çok erken başladım. Öyle olunca böyle bir kariyer mi inşa edeceğim diye sordum kendime. İdealizm devreye girdi ve bunun faydasını gördüm. Mesela en son Onur Ünlü'nün 'Put Şeylere' adlı filminde uçuk bir komiseri oynadım.
Devam eden bir tiyatro oyununuz da var...
Evet, Altıdan Sonra Tiyatro'nun sahneye koyduğu, bir Shakespeare klasiği 'III. Richard' adlı oyunumuz var. Oyun için seçmelere katıldım. 'Gerçekten giriyor musun?' diye şaşırdı herkes. Küllerinden doğmak için her şeyi geride bırakmak gerektiğine inanıyorum. Bütün bilgilerimi kapıda bıraktım, sıfırdan başladım.
Hangi roldesiniz oyunda?
Kraliçe Elizabeth'i oynuyorum; tarihte yaşamış bir karakter. Onunla ilgili o kadar çok kitap okudum ki, yönetmenimiz "Bu farklı bir uyarlama, artık tarih kitabı okumayı bırak" dedi. Elizabeth, İngiltere'nin Hürrem'i... Çok hırslı biri. Çocukları, kocası ölebilir, yeter ki iktidar yürüsün. Bu kadar iktidar, para ve güç tutkusu, insanı nasıl çöküşe sürüklüyor, onu gösteriyor oyun. Gerçekten farklı bir uyarlama oldu. Çok beğeniyor herkes.
UNUTULMA ENDİŞESİ YAŞADIM
Sizinle ilgili sosyal medyada 'Bir kız vardı', 'Feride Çetin kayboldu' diye yorumlar okudum. Rahatsız ediyor mu sizi bu durum?
Çok karşılaşıyorum bunlarla ama beni rahatsız etmiyor. Belki 20'li yaşlarımda olsam bu yorumlardan rahatsız olurdum ama karakter olarak da çok büyük şeyler istemedim hayatta. Dünyevi hırslarım olmadı. Evet, kariyerime hızlı bir başlangıç yaptım. Bazen vitesi yükseltiyorsun, hızlı gidiyorsun, bazen vitesi boşa alıyorsun.
Şu an hangi vitestesiniz peki?
Vitesi yükseltmek için hazırlandığım bir dönemdeyim. Bu bir maraton; uzun vadede bu kaplumbağalığın işe yarayacağını düşünüyorum.
Unutulma endişesi yaşadınız mı?
Dürüst olacağım; tabii ki yaşıyorsun. Bu endişeyi yaşamamak imkansız. Çok hızlı değişiyor her şey.