Aradan iki yıl geçti.
Şimdi olan biteni daha büyük bir soğukkanlılıkla değerlendiriyor ve son derece emin bir şekilde diyorum ki;
'Bu topraklar üzerinde artık 15 Temmuz gibi bir darbe girişimi olmaz.' Aradan geçen iki yıl bana gösterdi ki; bu millet darbelere, siyasi komplolara, kumpaslara karşı doğal bir refleks geliştirdi. Buna 'şerbetlenmek' de diyebilirsiniz.
Artık herkes olan bitenin farkında. Bu ülke yeni bir İstiklal Savaşı veriyor.
Ancak bu savaş, eskisi gibi sadece topla tüfekle olmuyor.
Kökü dışarıda hainler, önce Gezi provokasyonu ile rejimi değiştirip ülkenin boğazına çökmeye çalıştılar.
Sonra 17-25 Aralık siyasi darbesiyle sonuç almaya çalıştılar. O da olmayınca askeri darbeye başvurdular.
Sökmeyince, bu kez tüm ekonomik silahlarını ateşleyerek, ülkeyi mali açıdan darboğaza sokup idareye güveni yıkmaya çabaladılar.
Olmadı, olmadı, olmadı...
Bu millet her yeni seçimde vatanına, bayrağına sahip çıkmasını bildi. FETÖ'den PKK'ya kadar birbiriyle kol kola girmiş tüm şer ittifaklarına karşı göğsünü siper etti.
Onların destekçilerine de sandıkta gereken dersi vermekten geri durmadı.
Bunun adı 'direniş'tir.
Bunun adı 'istiklal mücadelesi'dir.
Soğan ile patatesin fiyatını artırarak hükümet düşürmeye kalkışanlar, ne yazık ki Türk halkını hafife almışlardır. Bir millet uyanmıştır!
İşte bu nedenledir ki, artık bu topraklar üzerinde yeni 15 Temmuz'lar asla yaşanmayacaktır.