Siyonist İsrail rejimi, Batılı müttefiklerinin de desteğiyle 7 aydır Gazze Şeridi'ne yönelik barbar saldırılarında 34 bin 971 Filistinliyi katletti. Çocuk, kadın demeden, hastanelerden insani konvoylara kadar her yeri hedef alan İsrail'in arkasında duran, her platformda Siyonist rejimi savunan Batı, artık tepkilerle baş edemiyor. Kendi vatandaşları tarafından bile soykırıma ortak olmakla suçlanan başta ABD olmak üzere Almanya, İngiltere, Fransa gibi ülkeler artık yalnızlaşıyor.
KAMPÜSLER: ABD ve söz konusu Avrupa ülkeleri hariç diğer ülkelerdeki üniversite eylemlerine polis müdahale etmiyor. ABD ve Batılı ülkeler, İsrail karşıtı öğrencilere müdahale etseler de kampüslerin sesini kesemiyor.
SİLAH AMBARGOSU: 7 Ekim'den beri İsrail'e katliam silahları yığıyorlar ama Uluslararası Adalet Divanı ya da Uluslararası Ceza Mahkemeleri'nde açılan davalarla köşeye sıkışıyorlar.
FİLİSTİN'İN TANINMASI: BM Genel Kurulu'nda önceki gün yapılan oylama bir kez daha gösterdi ki artık dünya Filistin'i devlet olarak tanımaya hazır. ABD'nin vetosu bu durumu daha fazla değiştiremeyecek gibi duruyor.
SOSYAL MEDYA SANSÜRLERİ: ABD merkezli sosyal medya ağları, Filistin sansürleri uygulasa da dünyanın dört bir yanındaki vicdanlı kişiler yine de Gazze'nin sesi olmaya devam ediyor.
TEHDİTLER TERS TEPİYOR: ABD'li senatörler, Gazze Kasabı Netanyahu'ya karşı tutuklama kararı çıkarılmaması için UCM savcılarını tehdit etti. Ama UCM yetkilileri çıkıp "Korkmuyoruz" dedi. ABD ve Batı, diğer taraftan Filistin yanlısı ülkeleri çeşitli yaptırımlarla tehdit ediyor. Ancak çok sayıda ülke savaş suçlarının soruşturulması için her gün yeni çağrılar yapıyor.