İLK PROFESYONEL TİYATRO ÇALIŞMASI
Antalya'da profesyonel anlamda ilk tiyatro çalışmaları, 1977-78 yıllarında İzmir Devlet Tiyatrosu'ndan Mustafa Yalçın'ın Antalya'ya davet edilerek Antalya'da bir Tiyatro Kursu açılmasıyla başladı denebilir. Mezun olanların rol aldığı eser 'Ana Hanım, Kız Hanım'dır. 1980'den sonra önceleri amatör tiyatro çalışmaları olarak ve kesintilerle süre gelen çabalar 1983 yılından başlayarak sürekli ve oyunlar sahneye koyan bir uğraşıya dönüşerek Antalya Belediyesi Tiyatrosu'nun temeli atılmış oldu.
İLK OYUN ORMAN BEKÇİLERİ
Talat Kalyoncu, Müfit Kayacan, Vedat Uyanık, Mesut Aydın, M. Ali Yılmaz, Ali Uşaklı bu temelin atılışında önemli rol oynadılar. Belediye Tiyatrosu'nun 1983 yılında sahneye koyduğu ilk oyun, Talat Kalyoncu'nun Sanat Yönetmenliğini yaptığı "Orman'ın Bekçileri" adlı bir çocuk oyunudur.
TİYATRO İVME KAZANDI
Müfit Kayacan'ın oyunculuk yanında yönetmen olarak da tiyatroya dahil olmasıyla Antalya Belediye Tiyatrosu büyük bir ivme kazandı. Müfit Kayacan tiyatroyu tüm gücü ile ayakta tutarak; hem köylere hem de Antalya'nın kenar semtlerine taşıdı. Antalya Büyükşehir Belediye Tiyatrosu, ona ve ondan sonra gelen Abdullah Sürekli ekibine çok şey borçludur.
TİYATRO ATÖLYESİNİN KATKISI
1983 yılında Antalya Büyükşehir Belediyesi bünyesinde kısıtlı olanaklar fakat inançlı bir amatör kadroyla yola çıkan "Antalya Büyükşehir Belediye Tiyatrosu" (ABT), tiyatronun alt yapısını oluşturmak, gelecekteki ABT oyuncularını yetiştirmek amacıyla kurulan Tiyatro Atölyesi 10 yıllık bir süre içinde 500'e yakın tiyatro heveslisine eğitim verdi. Buradan mezun olanlar Tiyatro Atölyesi Sahnesi olarak başarılı oyunlar sergilediler.
ANTALYA'NIN ÇADIR TİYATROSU: BONCUK
1960'lı yılların sonu ile 1970'li yılların başında Antalya'nın tiyatro gereksinimini ilk önceleri Yenikapı'daki çocuk bahçesinde, sonraları Doğu Garajı denilen yerde kurulan dev çadır tiyatrosu karşılardı. Bu tiyatronun sahibi zaman zaman palyaço kılığında gördüğümüz 'Cambaz Boncuk'tu. Asıl adını kimse bilmezdi. Çadırın önünde müşteri toplamak için bütün gün davullar çalardı. Bu çadır tiyatrosuna ünlü sanatçılar da gelirdi. En sık gelen sanatçılar Antalyalıların sevdiği Ahmet Gazi Ayhan, Yıldız Ayhan ve Bal Arısı Metin'di. Cambaz Boncuk da gösterileri ile renk katardı. Giriş 10 kuruştu, zannederim. Parası olmayan ağaçlara tırmanır, Boncuğun adamları onları kovalardı. Bazı açıkgözler, bir yolunu bulup çadırın altından içeriye sızmayı başarırlardı. Bu olaylar da tiyatronun ayrı bir seyir konusunu oluşturdu. Doğu Garajı Çadır Tiyatrosu'nda Cem Karaca gibi Türkiye'nin ünlü sanatçıları konser verirdi. Konser başlaması gereken saatte başlamaz, hepimizin canı sıkılırdı. Yarım saat geçerdi, başlamazdı, bir saat geçerdi, başlamazdı. Artık ıslıklar çalındığında çıkardı sahneye Cem Karaca, "Anfilerden ikisi bozuk çıktı, başka anfi alıp başlayacağız" derdi. Sarhoşun biri, elini apış arasına götürüp, "Gel benden al, gel benden al!" diye bağırırdı. Gürültü, patırtı, şamata, gülüşmeler gırla giderdi. Aslında ne anfi bozuktur; ne de başka eksiklik vardır. Tek eksiklik Boncuk'un henüz tiyatro çadırını tam olarak dolduramamasından kaynaklanmaktadır. Boncuk davulcuya bağırır: "Vur davulcu vur... Haydi daha hızlı vur!..." Arada bir zurnacıya da bağırır: "Üfle durma üfle de müşteriler çoğalsın!..." Saatinden bir saat sonra nihayet konser başlar. Seyirciler de bir "Ohh!" çekerlerdi.