Prodüktörlere
filmi çekmekten vazgeçtiğini söyleyecekti. Arabasına bindi, anahtarı çevirdi. Radyodan bir ses yükseldi.
Starting Over şarkısını söylüyordu John Lennon; hayatını anlatmaktan vazgeçmek üzere olduğu adam. Tabii Sam Taylor-Wood, bir anda karşısına çıkan bu şarkıyı bir işaret olarak algıladı. Filmden 'vazgeçmekten vazgeçti'. John Lennon'ın The Beatles'ı kurduğu günleri anlattığı
Nowhere Boy filmi de hayatını değiştirdi. Çağdaş sanatçı, fotoğrafçı ve yönetmen Sam Taylor-Wood'dan bahsediyoruz. Taylor-Wood, dün başlayan ve sanat, tasarım, moda, edebiyat, film, müzik ve fikir festivali olan İstancool kapsamında bugün Pera Müzesi'nde olacak. Saat 13.00'te başlayacak etkinliğe Taylor-Wood, R.E.M grubunun solisti Michael Stipe ve Fransız sanatçı Sophie Calle ile birlikte katılacak.
ROMAN OLACAK HAYAT HİKAYESİ
Sam Taylor-Wood'un hayatı, inişleri çıkışları, sağlık sorunları ve aşk hikayeleriyle oldukça sıradışı. 4 Mart 1967'de doğan Samantha Taylor- Wood, sanat eğitimini Londra'da bulunan Goldsmiths Koleji'nde tamamladı. Goldsmiths Koleji, Tracey Emin, Damien Hirst, Jake-Dinos Chapman ve Gary Hume gibi sanatçıların da eğitim gördüğü İngiltere'nin en önemli sanat okullarından biri olarak kabul ediliyor. Goldsmiths'den mezun olan sanatçılar Genç İngiliz Sanatçılar (Young British Artists) olarak anılmaya ve 1980'li yılların sonundan itibaren İngiltere'de sanatı etkilemeye başladı. Taylor- Wood da adını 1990'lı yıllarda başladığı fotoğrafçılık kariyeriyle duyurdu. Fakat ününe asıl katkıyı yapan, bir sanat taciriyle evliliği oldu. Genç İngiliz Sanatçıları 1990'lı yıllardan itibaren temsil etmeye başlayan sanat taciri ve Londra'nın ünlü galerisi White Cube'un sahibi olan Jay Jopling'le 1998'de evlendi ve bu birliktelikten Angelica ve Jessie Phoenix adlarında iki kız çocukları oldu. Sam Taylor-Wood, 90'lı yılların sonunda ve 2000'lerin başında sağlık sorunlarıyla da uğraştı. 1997'de Taylor-Wood'a, ilk çocuğu Angelica'yı doğurmasından haftalar sonra kolon kanseri teşhisi kondu. Taylor-Wood, 2000 yılında bu kez de göğüs kanseri olduğunu öğrendi. Uzun tedavi süreçleri ve ameliyatların ardından sanatçı, iki kanserini de yenmeyi başardı. Ama tüm bunlar Taylor-Wood'un yaşadıklarının sadece bir boyutuydu. Taylor-Wood'un hayatı da 2008'de kocası Jay Jopling ile yollarını ayırmaya karar verdikten ve Matt Greenhalgh'ın senaryosunu yazdığı,
Nowhere Boy filmini yönetmesiyle değişti.
KENDİNDEN 23 YAŞ KÜÇÜK SEVGİLİ
Sam Taylor-Wood şimdi,
Nowhere Boy filminin yıldızı Aaron Johnson ile birlikte. Taylor-Wood'un kendisinden 23 yaş küçük biriyle beraber olması da medyanın ilgi odağı olmasını sağladı. Üstelik sanatçı, yakın bir geçmişte üçüncü kez anne oldu. Taylor-Wood, Mart 2010'da
Harper's Bazaar dergisinde yayımlanan, Elisa Lipsky-Karasz imzalı söyleşide Aaron Johnson ile tanışmalarından sadece sekiz hafta sonra beraber olmaya başladıklarını söylemişti. Fakat, Taylor-Wood, detayları açıklamaktan her zaman kaçındı: "Bunu sır olarak saklayacağım. Bir kere anlatmaya başlarsanız, bir daha kendinizi durduramazsınız."
ISTANCOOL'DA BUGÜN
Pera Müzesi
13.00 Michael Stipe, Sophie Calle ve Sam Taylor-Wood, R.E.M.'in son albümü için çektikleri kısa filmleri anlatacak.
14.00 Genç Kültür: Dan Colen ve Ryan McGinley sokak sanatını anlatacak.
15.00 Sam Taylor-Wood, Samuel Beckett'in Play adlı eserini sunacak.
YARIN
Tophane-i Amire
13.00 Sophie'nin Dünyası: Sophie Calle ile sohbet
14.00 Aşk ve İsyan: Reha Erdem ve Fırat Yücel
14.00 Thomas Dozol Workshop
15.00 Sanatçı X Marka: Courtney Love
16.00 Umut Sesleri, Uluslararası Af Örgütü (Okuma)
17.00 Murathan Mungan, Muammer Brav'ın sorularını cevaplayacak.