The Master (Tiglon)
Film: *****
Ekstralar: **** imdb notu: 7,3
İlk seyirde şaşırtan, irkilten, iten veya büyüleyen bir başyapıtla karşı karşıya bulunuyoruz. Terrence Malick'le beraber ABD'nin iç derinliği en yoğun film yönetmeni olan Paul Thomas Anderson başarılarına bir yenisini eklemiş oldu böylece. The Cause adlı bir tarikat ekseninde, savaş sonrası Amerika'sında insana dair iktidar ve itaat tutkusunu düşsel karelerle, P S Hoffman ve Joaquin Phoenix'in muazzam oyunlarıyla, bilinçakımı teknini bol kullanarak, serbest vezin üzerinden anlatıyor. Bizi kendimizle, zaaflarımızla baş başa bırakarak.
Hysteria / Mutlu Et Beni (Tiglon)
Film: ***
Ekstralar: Yok
imdb notu: 6,7
Feminizm'in en önemli dönemeçlerinden birini oluşturan vibratörün icadı bir neşeli öykü. 1880 yılı, Londra. İhtiraslı ama biraz da 'uyurgezer' genç doktor Mortimer Granville geleneksel metodlara düşkün doktor Dalrymple'ın yanında isterik kadınları tedaviye başlar ama deneysel kapıları açarak. Sonunda ilk mekanik-elektrikli vibratör çıkacaktır ama bu film biraz da o boğucu ahlak ortamında genç tabibin, Dalrymple'ın iki kızıyla flörtü üzerine kurulu. Müthiş eğlenceli, damardan bir İngiliz filmi.
Marley (D-Home)
Film: ****
Ekstralar: Yok
imdb notu: 7,8
1970'lerden bu yana dünya müziğinde en derin izleri bırakanlardan biri olan Bob Marley'in belgeselini yapmak kolay değil. Ne yapılsa yetersiz kalabilir. Ama bu belgesel başka. Aile ve arkadaşlar eldeki malzemeleri paylaşmış ve önce Martin Scorsese, ardından Jonathan Demme denemiş, ama sonunda iş, işin bir diğer erbabı Kevin McDonald'da kalmış. İki buçuk saate sadece Marley'in (benim de üç kez tanık olduğum) muazzam sahne performansları değil, doğup büyüdüğü Jamaika'daki yoksul, baskı dolu çocukluğu, inançları, dervişvari dünya felsefesi sığıyor. Usta işi bir belgesel olmuş.