BİRKAÇ DUYGUNUN BİRLEŞİMİ
İşte olaylar ondan sonra başladı. Sadece üç yıllık bir mutluluğu yeniden yakalayabilmek hayaliyle, dört-beş yıllık bambaşka bir süreç başladı. Kadın ile erkek arasında adeta yıldız savaşlarını andıran bu süreç boyunca, bir küsüp bir barışmalar, anlamsız, aşırı duygusal mail ve mesajlaşmalar ve en önemlisi, kadın için, başka bir erkeğe kalbini açamadan boşa geçirilen yıllar... Kendini gerçek bir ilişkinin içinde sanmalar... Başka partnerleri deneyimlerken onlara da saygısızlık yapmalar... Keşke ilişki burada son bulabilse, öyle değil mi? Ayrılık acısının uzun sürme sebebi, altında birden fazla negatif duygunun olmasıdır. Yani sadece tek bir duygu değildir ayrılık acısı, birkaçının bir araya gelmesidir. Öyleyse bu acıyı yenmek ve yok etmek için her bir duygunun ipliğini ayrı ayrı değerlendirmeli ve kesmeliyiz. Nasıl keseceğiz? Bunu yapmacık olarak, sadece 'karar verdik' diye yapamayız. Aynı zamanda aklımızın netleşmesi gerekir. Buradaki en büyük zorluk, insanların bir ilişkiyi hırs haline getirmesi oluyor. Belki de egolarımız öylesine yaralanıyor ki, kabullenemediğimiz şeylerle yüzleşmemek için, hırs yapıp, ilişki bize artık bir şey vermese bile, hatta kişi yalancı ya da makbul olmayan biriyse bile, onu sürdürmeye uğraşıyoruz. Her ne pahasına olursa olsun... Birini hayatımızda ne olursa olsun tutmanın bedeli ağır oluyor. Hem de her zaman. Bunun sonu yok. Çünkü gitmek isteyen birinin yakasına yapışmak için ya zor kullanacaksınız ya da kuzu maskesinin ardına sığınıp, olayları manipüle etmeye çalışacaksınız. Gitmek isteyen birini zorla hayatınızda tutmaya çalışmak, öylesine büyük bir enerji kaybı ki, eninde sonunda kendinizi tükenmiş hissedeceksiniz. Hayat enerjinizin bitmesi, hayatınıza bolluk ve bereketin girmesini de engelleyecektir, unutmayın. Hem de karşılıklı birbirinize duygusal olarak borçlanır, daha sonra büyük veballer ödeyebilirsiniz. İşte bu yüzden, yapmanız gereken ilk şey, kendi hırsınızı çok iyi tespit etmenizdir.
Kendinizi şunları söylerken yakalıyor musunuz?
"Onu mutlaka geri almalıyım."
"Gidip başkasıyla birlikte olursa dayanamam."
"Ne yaparsa yapsın, onu seviyorum." Ne yaparsa yapsın cümlesi, bunların arasında en tehlikeli olanı aslında. Karşılıksız bir sevgi uğruna hırs yapmakla, koşulsuz sevgi duymak arasında fark var. Ve biz bunu ayırt etmeliyiz. Koşulsuz sevgi, bir insanı özgür bırakabilmeyi gerektirir. Bir insan uzakta da sevilebilir. Ama ne yaparsa yapsın, yine de bir sınır çizmiyorsam, ona hak etmediği bir ilgi veriyorsam, sonunda muhakkak acı çeken ben olurum. Bu sevgiyi taşıyamayacağı için karşımdaki bir akrep gibi gelir ve önce beni sokar. Ya aldatır ya saldırır ya da kaçar. Bu ipuçlarını çok iyi okumamız lazım.
En acil çözüm: Kendi içinizde netleşmek
1. Öncelikle bir kağıt ve kalem alın elinize. İçinizdeki hırslı kimliği konuşturun ve onun söylemek istediklerini sansürsüzce yazın.
2. Her duygu çift kutupludur. Bir ucu "Ben mükemmel bir insanım, beni nasıl istemez?" derken, zıt kutup "Ben çok başarısız biriyim. Kimse benimle kalmaz. Beceremiyorum," diye düşünür. Öyleyse önce kendini mükemmel zanneden kimliği, sonra da başarısız bulanı karşılıklı konuşturacak şekilde bir yazı yazın. Bir onun yerine geçip odaklanın, bir diğerinin... Bu iki kimlik zaten sizin iç sesinizdir. İkisi birbiriyle uzlaşırsa, bir anda kafanızın netleştiğini fark edersiniz. Ve işte o an artık hırsınız makul bir seviyeye iner. Artık mantığınızın sesini dinleyebileceğiniz hale gelirsiniz. İşte tam o zaman, yeniden bu yazıyı okuyun. Bu kez uygulayabileceksiniz.
Hırs yüzünden ayrılamadığımı nasıl anlarım?
Zaten o kendisini saklamak için pek çok oyun biliyor. Hep bir kuzu maskesinin ardına sığınıyor...
1. Partnerinizin kabul edilemeyecek kusurlarını görmezden geliyorsanız;
2. Sevdiğiniz kişi sizden uzaklaşmaya başlıyor ve siz de buna dayanamıyorsanız;
3. "Kimse beni bırakamaz, ben bırakırım," diyorsanız;
4. Kendinizi başarısız hissediyorsanız...
Hangi stratejileri uyguluyorsunuz?
Örneğin:
1. Ona sitem ediyorsanız;
2. Surat asıp en güzel anları berbat ediyorsanız;
3. Saldırgan davranıp onu korkutuyorsanız;
4. Aşırı taviz veriyorsanız... Bunları yakalayarak bir kağıda yazın.
Hırsın altında yatan sebepler neler olabilir?
1. Yetersizlik/başarısızlık korkusu.
2. Değersizlik korkusu.
3. Yüzleşme korkusu.
Siz de ayrılık acısıyla ilgili sorularınızı, ilişki koçu Seda Diker'e yöneltebilirsinz. seda.diker@sabah.com.tr