Beşar Esad rejiminin muhaliflere yönelik şiddet kullanması, uluslararası kamuoyunu yeni yaptırımlar konusunda harekete geçirdi. İngiltere, Fransa, Portekiz ve Almanya'nın hazırladığı ortak yaptırım tasarısı metni, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'ne sunuldu. ABD'nin de "güçlü bir şekilde" desteklediği açıklanan tasarıyla, Beşar Esad rejimini zayıflatmak amaçlanırken, petrol ambargosu ve Esad için yurtdışına çıkış yasağı öngörülmedi. Tasarıda, silah ambargosu çağrısı yer aldı. Avrupa ülkelerinin Suriye petrolünü satın almaya devam etmesine imkan tanıyan ancak Rusya'nın silah ticaretini engelleyen tasarıya Moskova karşı çıkıyor. Rusya'nın BM Büyükelçisi Vitaliy Çurkin, Suriye'ye karşı ambargo uygulama zamanının gelmediğini açıkladı. Çurkin, "Suriye'de gelişme sağlanması ve taraflar arasında diyaloğun başlatılmasını ümit ediyoruz" şeklinde konuştu.
OPERASYONLARDA 7 ÖLÜ
Geçtiğimiz hafta ülkedeki bütün askeri operasyonları durdurduğunu açıklayan Beşar Esad'ın emriyle muhaliflere yönelik harekâtın da devam ettiği bildirildi. Deyr ez Zor, Bayda, Telbise, Mayadin, Alburma ve Humus'ta sürdürülen operasyonlarda 7 kişinin öldüğü bildirildi. Resmi haber ajansı SANA ise silahlı grupların 14 kişiyi kaçırarak işkenceyle öldürdüğünü duyurdu. Öte yandan, Suriye basını, Trablus'un muhaliflerin eline geçtiğine dair haberlere yer vermedi. Suriye basınında NATO'nun düzenlediği operasyonların haberleri yer aldı.
ESAD KARŞITLARI İSTANBUL'DA TOPLANDI
Suriyeli
muhaliflerin İstanbul'da üç gündür devam eden toplantısında iki hafta sonra "Suriye Ulusal Meclisi"nin kurulması kararlaştırıldı. Muhaliflerin, bu mecliste yer alacak isimleri de kısa süre içinde belirleyecekleri açıklandı. Toplantının sonuç bildirgesinde şu ifadeler yer aldı: "Milli çıkarlarımızı korumak en büyük önceliğimizdir. Bu bağlamda Suriye devriminin milliliğini ve yabancı güçlerin müdahalesinden uzaklığını belirtmeyi bir vazife olarak görüyoruz. Adalet ve hoşgörü temel prensiplerimizdir. Hiçbir şekilde intikam duyguları içinde olmamak gerektiğine inanıyoruz." Suriyeli muhalifler, ayrıca Türkiye'nin demokrasi tecrübesinin de kendileri için örnek alınacak bir model teşkil ettiğini bildirdiler.